22. Hukuk Dairesi 2015/23314 E. , 2018/6437 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13/03/2018 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... ile karşı taraf adına vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin davalının Kazakistan’da bulunan işyerinde, 15/12/2007-30/09/2010 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının 01/12/2006-16/12/2007 tarihleri arasında, müvekkilinin Ankara Ostim Sanayi Bölgesinde bulunan işyerinde çalıştığını, müvekkilinin Kazakistan’da işyeri bulunmadığını, dava konusu dönemde davacının müvekkili bünyesinde bir çalışmasının olmadığını, alacak taleplerinin haksız olduğunu ve zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında, öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık, davacının, dava konusu edilen dönemde davalıya ait işyerinde çalışmasının bulunup bulunmadığı varsa süresi noktasındadır.
Somut olayda, mahkemece, davacının, davalıya ait işyerinde 15/12/2007-30/09/2010 tarihleri arasında çalıştığı kabul edilmiştir.
Davalı vekili, davacının, 01/12/2006-16/12/2007 tarihleri arasında, müvekkiline ait Ankara Ostim Sanayi Bölgesinde bulunan işyerinde çalıştığını, müvekkilinin Kazakistan’da işyeri bulunmadığını, dava konusu dönemde davacının müvekkili bünyesinde bir çalışmasının olmadığını savunmuştur. Hizmet döküm cetvelinde, uyuşmazlığa konu tarihlerde davacının, sigortalı bir çalışmasının bulunmadığı, en son 16/12/2007 tarihinde, davalıya ait Ankara’da bulunan işyerinden işten çıkışının bildirildiği görülmektedir.
Ankara İl Emniyet Müdürlüğü cevabi yazısı ekinde gönderilen, yurda giriş çıkış kayıtlarında, davacının 04/06/2009 tarihinde Türkiye’ye giriş yaptığı, 21/06/2009 tarihinde ise Türkiye’den çıktığı, 21/06/2009-30/07/2010, 20/09/2010-14/12/2011 tarihleri arasında yurt dışında olduğu bilgisi bulunmaktadır. Ancak, cevabi yazıda, 04/06/2009 tarihinden önce hangi tarihte Türkiye’den çıktığı hususunda bir bilgi yoktur.
Beyanlarına itibar edilen davacı tanıklarının, hizmet döküm cetvelleri dosya içeriğinde bulunmadığından, bordro tanığı olup olmadıkları ve çalışma süresine ilişkin bilgilerinin görgüye dayanmasının mümkün olup olmadığı hususunda bir denetleme yapılamamaktadır.
Anılan sebeplerle, davacının, dava konusu edilen dönemde davalıya ait işyerinde çalışmasının bulunup bulunmadığı, varsa süresi bakımından, mahkemece yapılan araştırma ve inceleme yetersiz kalmıştır. Bu halde, davacı tanıklarının hizmet döküm cetvelleri celp edilerek incelenmeli, uyuşmazlığa konu tarih aralığı itibariyle bordro tanığı olup olmadıkları ve görgüye dayalı bilgilerinin bulunmasının mümkün olup olmadığı denetlenmelidir. Türkiye İş Kurumu’na yazı yazılarak, davalı şirketin yurt dışında işçi çalıştırmasına ilişkin bir kaydın bulunup bulunmadığı sorulmalıdır. Ayrıca, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü cevabi yazısında, davacının 04/06/2009 tarihinden önce hangi tarihte Türkiye’den çıktığı hususunda bir bilginin yer almadığı gözetilerek, Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’ne tekrar yazı yazılmalı, 04/06/2009 tarihinden öncesine ilişkin yurda giriş ve çıkış bilgileri yeniden istenilmelidir. Eksiklikler giderildikten sonra, dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir.
Yukarıda yazılı sebepten, kararın sair yönleri incelenmeksizin bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davalı yararına takdir edilen 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.