19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/4897 Karar No: 2021/2199 Karar Tarihi: 25.02.2021
5187 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/4897 Esas 2021/2199 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık 5187 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkum edildi. Yerel Mahkemenin verdiği hüküm temyiz edildi ancak temyiz talebi reddedildi. Ancak, Yargıtay 19. Ceza Dairesi, basit yargılama usulüne dair düzenlemelerin Anayasa ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu gerekçesiyle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğine karar verdi. Ayrıca, mahkeme tarafından hükmün geri kalan taksitlerin ödenmemesi durumunda tamamının tahsil edilebileceği, ödeme yapılmaması durumunda adli para cezasının hapse çevrilebileceği şeklinde yanlış bir karar verildiği belirtildi. Bu nedenlerle, Yargıtay 19. Ceza Dairesi, hükümlerin bozulmasına ve dosyanın bozma öncesi aşamadan başlayarak yeniden değerlendirilerek sonlandırılmasına karar verdi. Kanun maddeleri olarak, basit yargılama usulüne dair düzenlemelerin bulunduğu 5271 sayılı CMK'nın 251/3. maddesi, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde düzenlenen suç ve cezaların kanuniliği ve lehe kanun ilkeleri, taksitlerin ödenmesi konusundaki düzenlemelerin bulunduğu 5237 sayılı TCK'nin 52/4 maddesi ve adli para cezasının hapse çevrilmesi hakkındaki düzenlemeleri içeren kanun maddeleri yer almaktadır.
19. Ceza Dairesi 2020/4897 E. , 2021/2199 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5187 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve hükmedilen cezanın niteliği ile temyiz talebinin aslını oluşturan 13/05/2016 tarihli süre tutum dilekçesinde talep edilmeyip temyiz süresinden sonra talep edilmiş olmakla sanıklar müdafinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 318 .maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede, başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Dairemizin 28.09.2020 tarihli 2020/1515 E. 2020/11589 K. sayılı kararında gerekçeleri belirtildiği üzere; Basit yargılama usulüne dair esasları düzenleyen ve hükümden sonra (24.10.2019 tarihinde) yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunla değişik 5271 sayılı "basit yargılama usulü" başlıklı CMK"nin 251/3. maddesinin sadece bir usul hükmü olmadığı, aynı zamanda maddi ceza hukukuna dair bir hüküm olduğu, bu nedenle basit yargılama usulünün yürürlük tarihini gösteren Geçici 5/(1)-d. maddesinde yazılı "hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalar yönünden" kısmının Anayasa ve uluslararası sözleşme metinlerinde düzenlenen "suç ve cezaların kanuniliği" ve "lehe kanun" ilkelerine aykırı olduğu, Anayasa"ya ve tarafı olduğumuz temel haklara dair uluslararası sözleşmelere (ve özellikle AİHS"ye) aykırı bu durumun Yüksek Yargıtay tarafından dikkate alınması gerektiği anlaşılmakla, Mahkemece sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikteki "basit yargılama usulünün" uygulanma şartları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi mecburiyeti, 2- 5237 sayılı TCK’nin 52/4 maddesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi hâlinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceği ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı ve sanıklar müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 25/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.