13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/22469 Karar No: 2017/9593 Karar Tarihi: 17.10.2017
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22469 Esas 2017/9593 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/22469 E. , 2017/9593 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ... Müdürlüğünün ihalesinden 17.000,00 TL bedel ödeyerek bir araç satın aldığını, ihale şartnamesinde aracın %20 hasarlı olduğunun yazılı olduğunu fakat araçtaki hasarın daha fazla olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL nin davalılardan faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ... davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hak¬kında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturdugu her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmune yer verilmiştir. Yasanın 3. madde¬sinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaclı tasınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. 4822 sayılı kanun ile değişik; 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında "Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak cıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacagı" belirtilmiştir. Temyize konu ıs bu dava, taraflar arasında açık artırma yöntemi ile gerçekleştirilen araç satış sözleşmesine ilişkindir. Davalıların ticari amaç gütmeksizin satışın gerçekleştirildiği görülmekle davalılar 4077 sayılı yasada tanımı yapılan satıcı sıfatını taşımamaktadır. Hâl böyle olunca 4822 sayılı kanun ile degişik, 4077 sayılı kanundan kaynaklanan bir uyuşmazlığın varlığından bahsedilemez. Görev kamu düzenine ilişkın olup, yargılamanın her aşamasında gözönüne alınır. Mahkemece Uyusmazlıkta Genel Mahkemelerin görevli olduğu gözetilmeksizin tüketici mahkemesi sıfatıyla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda birinci bent gereğince hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 17/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.