Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39047 Esas 2017/9580 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/39047
Karar No: 2017/9580
Karar Tarihi: 16.10.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/39047 Esas 2017/9580 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/39047 E.  ,  2017/9580 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalı tarafından aleyhine ... 3. İcra Müdürlüğü"nün 2012/5640 E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, takibe konu olarak 11/04/2011 tarih 022386 ve 30/05/2011 tarih 1004 numaralı faturaların gösterildiğini, faturalar incelendiğinde borçlunun Karaacip Belediyesi olduğunun açıkça görüleceğini, bu faturalarla hiçbir bağlantısının olmadığını, takip tarihinde Karaacip Balediye başkanı olduğunu, kurumun borcundan şahsi olarak sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, icra dosyasında tebligatlar kendisine yapılmış gözükse de tebligatları kendisinin almadığını beyan ederek; davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötü niyetli davalı aleyhine % 20"den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Davacı vekili ilk celsede, borcun tamamının icra dosyasında müvekkili davacının maaşından kesilerek ödendiğini, bu nedenle menfi tespit davalarının istirdat davasına dönüştüğünü beyan etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile, ... 3. İcra müdürlüğünün 2012/5640 esas sayılı dosyasına esas 2182,00 TL"lik asıl alacak ve asıl alacağa işlemiş 271,44 TL faiz toplamı olan 2453,44 TL""den dolayı (30/05/2011 - 14/04/2011 tarihli faturalar) borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Öte yandan, İİK’nun 72/6 maddesi uyarınca “Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, istirdat davası olarak devam edilir.” Somut olayda, tespit davası zımmında tedbir kararı alınmamış olduğu ve bu sırada davacı vekilinin ilk celsede borcun tamamının icra dosyasında davacının maaşından kesilerek ödendiğini belirttiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, ödenen bu bedelin tespiti ile anılan yasa hükmü gereğince ödenen miktar yönünden istirdata karar verilmesi gerekirken, menfi tespit kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.