1. Hukuk Dairesi 2021/1478 E. , 2021/2748 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : YARGILAMANIN İADESİ
Taraflar arasında görülen yargılamanın iadesi davası sonunda, yerel mahkemece davalıların talebinin reddine ilişkin olarak verilen 10.02.2021 tarihli ek karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir.
Davalılar, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2013 tarih, 2012/419 Esas, 2013/83 karar sayılı kararı ile 108 ada 2 parsel( eski 397 parsel) sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verildiğini, kararın temyiz edilmeden kesinleştiğini, davacı tarafça kendilerinin 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki paylarının 1020/16165 pay olduğu, ancak mahkemece sehven taşınmazın tamamının iptali ile adlarına tesciline karar verildiğini ileri sürerek 108 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 15145/16165 payın iptali ile adına tescilini istediğini, mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini ve kararın derecattan geçerek kesinleştiğini, yargılama ve kanun yolları aşamasında itirazlarının yeterince değerlendirilmediğini ileri sürerek yargılamanın iadesi taleplerinin kabulü ile tapu kaydının iptaline dair kesinleşen mahkemenin 2014/227 Esas, 2015/665 Karar sayılı kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istemişlerdir.
Yargılamanın yenilenmesi dilekçesi davacıya tebliğ edilmemiştir.
Mahkemece, yargılamanın iadesi istenilen davanın son esas ve karar numarası üzerinden 10.02.2021 tarihli ek kararla HMK."nun 375. maddesinde öngörülen hallerden hiçbirisinin gerçekleşmediği gerekçesiyle davalıların talebinin reddine karar verilmiş, ek karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, yargılamanın iadesi talebi, ayrı bir dava olarak açılır ve incelenir. Başka bir deyişle, diğer davalarda olduğu gibi harçlandırılmış bir dava dilekçesi ile açılır. Hakkında yargılamanın yenilenmesi istenilen davanın devamı niteliğinde olmayıp bilâkis yeni bir davadır. Bu itibarla mahkemece yargılamanın iadesi istenilen davanın son esas ve karar numarası ile dosya üzerinden "Ek Karar" niteliğinde hüküm kurulmasının isabetli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
Yargılamanın iadesi, yargılama hataları ve noksanlarından dolayı, maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesini ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir kanun yoludur.
Yargılamanın iadesi sonucu verilen karar eski hükmü kaldırdığından geçmişe etkili yenilik doğuran bir karardır. Kural olarak yargılamanın iadesine kararın tarafları başvurabilir. Yargılamanın iadesi olağanüstü bir kanun yolu olsa da, bir üst yargı organından değil aynı mahkemeden talep edilmektedir.
Yargılamanın iadesi talebi bir dava niteliğindedir. Bu sebeple yargılamanın iadesinin gerektirdiği özellikler dikkate alınarak talebin dava dilekçeleriyle yapılması gerekir. Yargılamanın iadesi, dava açılarak ileri sürülebileceğinden dava şartları ve davaya ilişkin genel hükümler geçerli olacak, yapılması gereken tüm işlemler yapılacaktır. Gerekli tüm harç ve giderler ödenmelidir. Mahkemece talep edilirse teminat da yatırılmalıdır. Yargılamanın iadesi talebini inceleyen mahkeme tarafları davet ederek dinler ve bir ön inceleme yapar.
Yargılamanın iadesi talebinin kabulü halinde, yenileme sebebine göre farklı kararlar verilebilecektir. Yargılamanın iadesi bir dava olduğundan bu davada haksız çıkan taraf, asıl davada olduğu gibi yargılama giderlerine ve vekalet ücretine mahkum edilir.
Yargılamanın iadesi talebi bir dava olarak açılıp görüldüğünden, dava hakkında mahkemenin verdiği karara karşı süresi içinde diğer koşulların da bulunması halinde olağan kanun yollarına başvurulabilir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda 6217 sayılı Yasa ile değişiklik yapan Kanunun 30. maddesi ile geçici 2. maddeden sonra gelmek üzere bir geçici madde eklenmiş, buna göre bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı belirtilmiştir.
Bu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, yargılanmanın yenilenmesi talebi hakkında ilk derece mahkemesince verilen kabul veya ret kararları, istinaf kanun yolunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilmişse, temyiz ve tashihi karar yoluna; sonra verilmişse, istinaf ve temyiz yoluna tabi olacaktır.
Yapılan tüm bu açıklamalar doğrultusunda yargılamanın iadesi davası yeni bir dava olup, davanın açıldığı tarihte geçerli olan usul hükümlerinin uygulanacağı ortaya çıkmaktadır. Yargılamanın iadesi talebi önceki davadan bağımsız, yeni bir dava olduğuna göre, önceki kararın Yargıtay tarafından incelenmiş olmasının sonuca etkisi yoktur. Bu durumda bölge adliye mahkemelerinin faaliyete başladığı tarihten sonra verilen, yargılamanın iadesine ilişkin kararların temyizi halinde, kanun yolu inceleme görevi bölge adliye mahkemesine aittir.
Somut uyuşmazlıkta, incelemeye konu yargılamanın iadesi talebinin reddine ilişkin ek karar, bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra,10.02.2021 tarihinde verilmiş olup kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tâbi bulunmaktadır.
Hâl böyle olunca, kararın istinaf incelemesinin bölge adliye mahkemeleri tarafından yapılması zorunlu olduğundan, HMK"nin 343/4. maddesi uyarınca gereği yapılmak üzere dosyanın bölge adliye mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; gereği yapılmak üzere dosyanın görevli ve yetkili bölge adliye mahkemesi ilgili dairesine gönderilmek üzere İLK DERECE MAHKEMESİNE İADESİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 24.05.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.