Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2015
Karar No: 2020/177
Karar Tarihi: 01.06.2020

Tefecilik yapmak - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/2015 Esas 2020/177 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi, tefecilik suçundan sanık hakkında 2 yıl 1 ay hapis, 2.500 TL adli para cezası ve hak yoksunluğu kararı vermiştir. Ancak, kararın temyizi sonucunda Yargıtay 9. Ceza Dairesi, hükmün bozulmasına karar vermiştir. Gerekçe olarak, zincirleme tefecilik suçu oluşup oluşmadığının araştırılmaması, savunma hakkının kısıtlanması, adli para cezasının yasal sınırlar içinde tayin edilmemesi, kanun maddelerinin yanlış uygulanması, müdafi ve katılanın itirazlarına uygun karar verilmemesi gösterilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: Türk Ceza Kanunu'nun 241/1, 43/1, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri.
9. Ceza Dairesi         2020/2015 E.  ,  2020/177 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Tefecilik yapmak
    Hüküm : TCK"nın 241/1, 43/1, 62/1, 52/2-4 maddeleri gereğince 2 yıl 1 ay hapis ve 2.500 TL adli para cezası, hak yoksunluğu

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1-Tefecilik suçunda suç tarihinin kazanç elde etmek için ödünç paranın verildiği tarih, zincirleme suçlarda ise son suçun işlendiği gün olduğu Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 tarihli ve 2014/4655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere, değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç karşılığı ödünç para verilmesi halinde zincirleme tefecilik suçunun oluşacağı nazara alındığında; UYAP kayıtlarına göre sanık ... hakkında tefecilik suçundan birden çok dosyada karar verildiğinin anlaşılması karşısında, anılan davaların akıbetinin araştırılması, derdest ise bu dava ile birleştirilmesi, karar verilmiş ve kesinleşmiş ise onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesintinin oluşup oluşmadığının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması, zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin belirlenmesi halinde sanığa TCK"nın 241. maddesi gereğince verilecek cezadan aynı Kanunun 43. maddesi uyarınca artırım yapıldıktan sonra kesinleşen davada verilen cezanın mahsubu ile
    oluşur ise aradaki fark kadar cezaya hükmedilmesi, hukuki kesintinin gerçekleşmesi halinde ise ayrı ceza verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a-CMK"nın 226/1. maddesine aykırı biçimde iddianamede yer almadığı ve savunmasının alındığı sırada adli sicil kaydı kendisine okunmadığı, ek savunma hakkı tanınmadığı halde sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    b-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2007 tarihli ve 2007/10-108 Esas, 2007/152 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 100 gün olarak belirlenmesi,
    c-Sanık hakkında TCK"nın 43. maddesi gereğince hükmolunan hapis cezası 1/4 oranında arttırılarak tayin edildiği halde, adli para cezasının 1/2 oranında arttırılarak ve devamındaki uygulamanın da bunun üzerinden yapılıp hükümde çelişki kurularak ceza tayini,
    d-Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı TCK"nın 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptaline ilişkin Kararının değerlendirilmesi lüzumu,
    e-Sanık hakkında tefecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulmasına rağmen kamu davasında kendisini vekille temsil ettiren katılan Hazine lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    f-Katılanın gerekçeli kararda gösterilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin ve katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 01.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi