Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2645
Karar No: 2020/13522
Karar Tarihi: 26.10.2020

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/2645 Esas 2020/13522 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/2645 E.  ,  2020/13522 K.

    "İçtihat Metni"




    Birden fazla kişi ile birlikte tehdit ve hakaret suçlarından sanıklar ..., ... ve ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 106/2-c, 43/2, 125/1, 125/4, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 2 ay 20 gün hapis ve 1.740,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmalarına, hakaret suçu yönünden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına dair Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2019 tarihli ve 2018/946 esas, 2019/951 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/06/2020 gün ve 2020/49136 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi:
    İstem yazısında “Dosya kapsamına göre, sanıklar ..., ... ve dosyanın diğer sanığı ..."ın kardeş oldukları, sanık ..."ın ise sanıkların yeğeni olduğu, suç tarihinde kız meselesi nedeniyle tartışan sanık ... ile dosyanın sanıklarından ..."ün tartışmanın büyümesi üzerine birbirlerine kafa atmak suretiyle karşılıklı yaralandıkları, tarafların ekip aracı ile adli rapor için hastaneye götürüldükleri, olayı duyan ve hastane önünde bekleyen sanık ..."in akrabaları olan sanıklar ..., ... ve ..."ın ekip aracı içerisinde olan müştekiler ... ve ...’e “Sizi öldüreceğiz, asacağız, keseceğiz” şeklinde bağırarak tehdit ettikleri, ayrıca ...’a “Orospu, kahpe” demek suretiyle alenen hakaret ettikleri olayda,
    1-Tehdit suçu yönünden;
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 22/11/2018 tarihli ve 2018/7269 esas, 2018/20256 sayılı kararında yer alan "...Ancak savunmada dile getirilmesine ve bir kısım kanıtlarla da bu iddiaların doğrulanmasına karşın haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi ve tartışılmaması takdire ilişkin bir husus olmadığından, olağanüstü kanun yolu ile denetlenebilecektir..." şeklindeki açıklamaya nazaran, olay günü yakın akrabaları olan sanık ..."in kavga olayına karıştığını ve akabinde hastaneye kaldırıldığını duyan sanıkların tüm aşamalarda hastane önüne yakınlarının yaralanması nedeniyle geldiklerini ve ekip aracı içinde olan müşteki ..."in de kendilerine hakaret ettiklerini savunmaları karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak sonucuna göre, sanıklar lehine haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmamasında,
    2-Hakaret suçu yönünden;
    Sanıkların müşteki ...’a “Orospu, kahpe” demek suretiyle alenen hakaret ettikleri olayda, müştekinin kovuşturma aşamasında mahkemesine sunduğu 26/04/2019 tarihli dilekçe ile dava ve şikayetinden vazgeçtiğini bildirmesi karşısında, 5237 sayılı Kanunu’nun 73/4. maddesinde yer alan “Kovuşturma yapılabilmesi şikâyete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz” şeklindeki düzenlemeye nazaran, sanıklar hakkındaki kamu davasının şikayet yokluğundan düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme;
    A. Bir Numaralı Talep Açısından:
    Öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozma olağanüstü yasa yolunun koşulları ve sonuçları, “kanun yararına bozma” adı ile 5271 sayılı CMK’nın 309 ve 310. maddelerinde düzenlenmiştir.
    5271 sayılı Kanun’un 309. maddesi uyarınca, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtayca bozulması istemini yasal nedenlerini açıklayarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtayca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
    Böylece ülke sathında uygulama birliğine ulaşılacak, hâkim ve mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıklar ile uygulamadaki esaslı yanlışlar ve esasa etkili usul yanılgılarının, toplum ve birey açısından hukuk yararına giderilmesi sağlanacaktır.
    Kanun yararına bozma yasa yoluna, istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi nedeniyle kesin hükmün otoritesinin bütünüyle zedelenmemesi amacıyla bu yola başvurabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerekmektedir.
    İnceleme konusu somut olayda; sanıklar ..., ... ve ... haklarında mağdurlar ... ve ..."e yönelik birden fazla kişi ile birlikte tehdit ile mağdur ..."a yönelik hakaret suçlarından cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde sanıkların müsnet suçlardan mahkumiyetlerine ve hakaret suçlarından hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanıkların yokluğunda verilen kararda, birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinde kanun yolu bildiriminin hiç yapılmadığı, bu haliyle tebliğin Anayasa’nın 40/2, CMK’nın 34/2 ve 232/6. maddelerinde öngörülen yöntemlere uygun olmadığı, bu nedenle birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçlarından kurulan hükümlerin usulüne uygun olarak kesinleştirilmediğinin anlaşılması, ikincil ve olağanüstü nitelikte olan kanun yararına bozma yasa yoluna ancak, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde başvurulabilmesi karşısında; anılan kararın sanıklar ..., ... ve ..."a kanun yolu süresinin tebliğden itibaren başlayacağı şerhini ve kanun yolu başvuru şeklini gösterir şerhi ihtiva eder şekilde yöntemince tebliğ edilmesi ve sonraki işlemlerin mahallinde yerine getirilmesi gerekmektedir.
    B) İki Numaralı Talep Açısından:
    5237 sayılı TCK"nın 131/1. maddesinde, “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikâyetine bağlıdır." hükmü,
    Aynı Kanun"un 73. maddesinin 4. fıkrasında, “Kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür." hükmü,
    Yine aynı Kanun"un 73. maddesinin 6. fıkrasında ise, Kanunda aksi yazılı olmadıkça, vazgeçme onu kabul etmeyen sanığı etkilemez.” hükmü,
    5271 sayılı CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrasında da, “Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı yada soruşturma yada kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir." hükmü yer almaktadır.
    İncelenen dosyada; mağdur ..."ın 26/04/2019 tarihli dilekçesi ile sanıklar hakkındaki şikayetinden vazgeçmiş olması, sanıkların da duruşmada şikayetten vazgeçmeyi kabul etmeleri karşısında; sanıklar hakkında hakaret suçlarından açılan kamu davasının, TCK’nın 73/4. ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, şikayetten vazgeçme beyanı dikkate alınmadan kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılması kararı hukuka aykırıdır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden,
    1-İki nolu isteme ilişkin olarak, sanıklar ..., ... ve ... haklarında hakaret suçlarından kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlara ilişkin, Kayseri 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/10/2019 tarihli ve 2018/946 esas, 2019/951 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    2-Anılan Kanun maddesinin 4/d fıkrası uyarınca karardaki hukuka aykırılık, hükmün Yargıtay tarafından düzeltilmesini gerektirdiğinden; sanıklar ..., ... ve ... haklarında mağdur ..."a karşı hakaret suçundan açılan kamu davalarının, TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, kararda yer alan diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına,
    3-Bir nolu isteme yönelik Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE,
    4-Dosyanın, sanıklar ..., ... ve ... haklarında TCK"nın 106/2-c, 43/2.maddelerinde düzenlenen birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden kanun yolu bildiriminin başvuru mercii, süresi ve yöntemi açısından şerhli davetiye ile sanıklar ..., ... ve ..."a bildirilip, tebligat eksikliğinin ikmali ile süresinde başvuruda bulunulması halinde birden fazla kişi ile birlikte tehdit suçları yönünden istinaf incelemesi için Kayseri Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesini, aksi takdirde usulünce kesinleştirme işlemi yapılarak, bu aşamadan sonra kanun yararına bozma isteminde bulunulmasını teminen mahkemesine iadesine, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 26/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi