Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/7466 Esas 2020/2365 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7466
Karar No: 2020/2365
Karar Tarihi: 02.06.2020

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/7466 Esas 2020/2365 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Adana 2. Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum edildi. Temyiz incelemesi sonucunda, mahkeme kararı bozuldu. Ancak kararda belirtilen bazı eksikliklerin giderilmesi gerektiği vurgulandı. Bunlar şöyle sıralandı:
1) Sanık hakkında suç tarihinde ve öncesinde hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan verilmiş tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin bir karar bulunup bulunmadığı araştırılmalı.
2) Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun'la değişik TCK'nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma ve somutlaştırma yapılması gerekiyor.
3) Hükümden önce, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla TCK'nın 191. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, TCK'nın 191. maddesinin 4. f
20. Ceza Dairesi         2017/7466 E.  ,  2020/2365 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkeme : ADANA 2. Çocuk Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hükümler : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-) Sanık hakkında suç tarihinde ve öncesinde hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan verilmiş tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin bir karar bulunup bulunmadığı Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından suç tarihi itibariyle tedavi ve denetimli serbestlik dosyası bulunmadığı belirtilmiş ise de; hukuki denetime olanak verecek şekilde UYAP kaydından sorgulanma yapılması ve Cumhuriyet Başsavcılığından tüm tedavi ve denetim dosyaları sorulup; evrakın dosya arasına konularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-) Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma ve somutlaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
    3-)Hükümden önce, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmü gözetildiğinde dosya kapsamına göre; sanığa Adana Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 11.04.2013 tarihli sanığa ve velisi olarak babasına yapılan çağrı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe sanığın gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede herhangi bir başvuru yapmaması üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtaratta bulunulmadığının anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceğinden sanığın hukuki durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 02.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.