23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/1546 Karar No: 2016/4972 Karar Tarihi: 10.11.2016
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/1546 Esas 2016/4972 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/1546 E. , 2016/4972 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Vek. Av. ...
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı yüklenicinin hiç işe başlamadığını, harcını yatırmadığı için inşaat ruhsatı alamadığını, acz içinde olduğunu, davacı arsa sahibinin davalıya olan güvenini kaybettiğini, bu nedenlerle sözleşmenin feshi için ihtar çektiğini ancak davalının kabul etmediğini ileri sürerek, sözleşmenin haklı feshedildiğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı arsa sahibinin arsada mevcut binayı yıktırmadığını, yapı denetim kanunu ve değişen yönetmelikler nedeniyle, projelerin yeniden çizdirildiğini, kalan sürenin yeterli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamı ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davalı yüklenicinin sözleşme uyarınca dürüstlük kuralları içerisinde davranması gerekirken, davacı arsa sahibinin güven duygusunu sarsacak şekilde sahte imza atarak ruhsat başvurusunda bulunduğu, harcın yatırılmadığı ve yine sözleşme uyarınca ödemesi gereken emlak vergilerini ödemediği, hakkında çok sayıda icra takibi bulunması nedeni ile davacının güven duygusunun sarsıldığı, tüm bu olguların yüklenicinin üstlendiği edinimleri iş sahibinin haklı menfaatlerini gözeterek sadakat ve özenle yerine getireceği inancının kaybolmasına yol açtığı bu durumun da sözleşmenin feshine neden olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin tespitine, maddi tazminat talebinin açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 10.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.