10. Hukuk Dairesi 2020/8833 E. , 2021/1335 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece
Mahkemesi : ... 1. İş Mahkemesi
Dava, davacının ölüm gelirine hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince davalı Kurum vekilinin istinafının kabulüne ilk derece mahkemesinin kararın kaldırılmasına davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; tarafların temyizi üzerine karar ilamı bozma kararı verilip ... Bölge Adliye Mahkemesi’nce bozma ilamına uyularak bu kez davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi ..."un eşi ..."un 10/12/2005 tarihinde vefat ettiğini, ..."un eşinin meslek hastalığı dolayısıyla ölümü nedeniyle meslek hastalığı ölüm sigortasından gelir bağlanma talebinin reddedildiğini, ... 2. İş Mahkemesinin 2006/77 Esas sayılı dosyası ile eşin meslek hastalığı nedeni ile öldüğünün tespit edildiğini belirterek; davacılar murisi ...’a ölümün meslek hastalığından kaynaklandığının tespit edildiği 01/06/2016 tarihinden murisi ..."un ölüm tarihi olan 17/12/2016 tarihleri arasında maaş bağlanmasına ve maaşın miras payları oranında davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP :
Davalıların cevapları; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurum işleminin yerinde olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın kabulü ile, davacılar murisi ..."un eşi ..."un yakalanmış olduğu meslek hastalığı sonucu 10/12/2005 tarihinde ölmesi nedeniyle 5510 sayılı Kanunun 20/1 maddesi gereğince 5510 sayılı Kanun"un 34. maddesi ve 54 maddesi dikkate alınarak 5510 sayılı Kanun"un 55/2 fıkrasındaki güncelleme işlemi yapılarak davamız davacıları murisine ..."a 01/10/2008 tarihinden itibaren 17/12/2016 tarihine gelir bağlanması gerektiğinin tespitine, 01/10/2008-17/12/2016 tarihinde ödenmesi gereken ancak ödenmeyen gelirin davalıdan alınarak yasal miras payları oranında davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARAR
Davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.3 maddesi gereğince kabulüne,
... 1. İş Mahkemesinin 2018/34 E., 2018/256 K. sayılı kararının kaldırılmasına,
2-Davanın kısmen kabulü ile,
a-Davacılar murisi ..."a, eşi ..."un yakalanmış olduğu meslek hastalığı sonucu 10/12/2005 tarihinde vefatı nedeniyle, 506 sayılı Kanunun 23. maddesi uyarınca 01/01/2011 tarihinden itibaren ölüm geliri bağlanmasına, 01/01/2011-17/12/2016 tarihleri arasında ödenmesi gereken ancak ödenmeyen gelirin davalıdan alınarak yasal miras payları oranında davacılara ödenmesine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili; davacıların murisinin (annelerinin) gelir bağlanmasına ilişkin başvurusunun talebinin reddi tarihi olan 04.01.2006 tarihinden önce 5 yıllık süre geçmediğine göre, gelirin 10.12.2005 tarihini takip eden ay başından itibaren bağlanması gerektiğine karar verilmemesi, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ile belirlenen gelir bağlanması gereken tarih hatalı belirlenmiş olduğunu, hak sahiplerine talep tarihi dikkate alınarak gelir bağlanması gerektiği, davacıların murislerine gelir bağlanması için talepte bulunduğu tarih dikkate alınmaksızın işlem yapıldığı ve karar verildiği için Bölge Adliye Mahkemesi kararı hatalı, usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın resen bozulmasını talep etmiştir.
Davalı Kurum vekili,
5510 sayılı Kanuna göre 01/10/2008 tarihinden önce ölen sigortalılar için Mülga 506 sayılı Kanun hükümleri geçerli olduğundan, en son sürekli iş göremezlik oranı %50"nin altında olması sebebiyle Kurumca hak sahiplerine gelir bağlanamadığı, Yasaların yürürlüğe girdikleri tarihten sonraki olaylara uygulanması, Yasaların geriye yürümemesi, geçmişe uygulanmaması kuralı gereği davacının davasının kabulünün mümkün olmadığı, davacının tespit davası açmasında hukuki yararının olmadığı, belirterek kararın resen bozulmasını talep etti.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun Bozmaya uyma veya direnme başlığı altında 373. maddesinin birinci fıkrasında ""Yargıtay ilgili dairesinin tamamen veya kısmen bozma kararı, başvurunun bölge adliye mahkemesi tarafından esastan reddi kararına ilişkin ise bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak dosya, kararı veren ilk derece mahkemesine veya uygun görülecek diğer bir ilk derece mahkemesine gönderilir"" hükmü, ikinci fıkrasında ise ""Bölge adliye mahkemesinin düzelterek veya yeniden esas hakkında verdiği karar Yargıtayca tamamen veya kısmen bozulduğu takdirde dosya, kararı veren bölge adliye mahkemesi veya uygun görülen diğer bir bölge adliye mahkemesine gönderilir."" hükmü düzenlenmiştir. Belirtilen hükümlere göre iki tür bölge adliye mahkemesi kararı Yargıtay"ın temyiz incelemesine konu olabilir. Birincisi, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay"ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere ilk derece mahkemesine gönderilir. İkincisi ise bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararlarıdır. Bu durumda Yargıtay"ın bozma kararı vermesi halinde dosya karar vermek üzere bölge adliye mahkemesine gönderilir. Zira bozulan karar ilk derece mahkemesi kararı değil dosyanın esasına girerek dosyanın esası hakkında yeniden verilen bölge adliye mahkemesi kararıdır.
Dosyanın incelenmesinden Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 15/01/2020 gün 2019/4889 E. 2020/113 K. sayılı ilamı ile davacının istinaf başvurusunu kabul ederek esas hakkında yeniden hüküm kuran Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmuş olduğu ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşıldığı halde, yukarıda yapılan açıklamalar ve Bölge Adliye Mahkemesince (Kapatılan) Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 15/01/2020 gün 2019/4889 E. 2020/113 K. sayılı ilamı doğrultusunda, dosyanın esası hakkında yeniden karar verilmesi gerekirken davalı kurum vekilinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.