5. Hukuk Dairesi 2019/12313 E. , 2020/4253 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Bu nedenle davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazları yerinde değildir. Şöyle ki;
1-Dava konusu 267 ada 160 parsel sayılı taşınmazın toplam kamulaştırma bedeli 9.554,36 TL olduğu halde yazılı şekilde 3.231,72 TL olarak kabulü ile hüküm kurulması,
2-Bozma sonrası hüküm altına alınan ve davalıya kararın kesinleşmesinden sonra ödenmesine karar verilen bedellere kesinleşme tarihine kadar yasal faiz uygulanması gerekirken son karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi,
Doğru olmadığı gibi;
3-Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a-3. bendinin çıkartılmasına, yerine (Taşınmazın kamulaştırma bedelinin 9.554,36-TL olarak tespitine, ilk karar ile hüküm altına alınmış olan 3.231,72-TL bedelin mahsubu ile bakiye 6.322,64-TL"nin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına ve kesinleşen karara göre hak sahibi olan davalıya ödenmesine, ilk karar gereği davacı idareye iadesine karar verilmiş olan 359,08-TL davacı idareye iade edilmemiş ise davalıdan alınarak davacı idareye verilmesine) cümlesinin yazılmasına,
b-4. bendinin sonuna (bozma sonrası belirlenen kamulaştırma bedelinden ilk karar ile hüküm altına alınmış olan kamulaştırma bedelinin mahsubundan sonra kalan 6.322,64 TL"ye ise 09/03/2014 tarihinden kararın kesinleşme tarihine kadar yasal faiz işletilmesine,) cümlesinin eklenmesine,
c-(8.), (12.) ve (16.) bentlerinde yer alan (ikinci karar tarihi olan 13.03.2019) ibaresinin ayrı ayrı çıkartılmasına, yerlerine ayrı ayrı olmak üzere (kesinleşme) kelimesinin yazılmasına,
d-Vekalet ücretine ilişkin 21. bendinin hükümden çıkartılmasına,Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.