Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/1526 Esas 2018/1652 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 10/06/2011 tarihinde davalı ..."nın sevk ve idaresindeki araç ile seyir halinde iken, aracının ön kısmı ile aynı istikamette seyreden davacı şirket nezdinde kasko sigortalı araca arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davacı şirket tarafından sigortalısına maddi zararına karşılık 28/10/2011 tarihinde 2.764,00 TL tazminat ödediğini, ödenen tazminattan kusurlu davalının sorumlu olduğunu, 2.764,00 TL alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre;davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; hasar ve kazanın uyumsuz olduğu kabul edilerek davacının iddiasını ispat edemediğinden davanın reddine karar verilmiş ise de, olay yerinde kazaya karışan araç sürücüleri arasında tutulan davalı tarafından da imzalanan kaza tespit tutanağı ile kazanın meydana geldiği sabit olduğuna göre davacıya ait araçta oluşan gerçek zarar yönünden deliller ve dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 07/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.