Esas No: 2019/3177
Karar No: 2019/5053
Karar Tarihi: 18.07.2019
Terör örgütünün propagandasını yapmak - Görevi yaptırmamak için direnme - Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/3177 Esas 2019/5053 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/3177 E. , 2019/5053 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Terör örgütünün propagandasını yapmak, Görevi yaptırmamak için direnme, Silahlı terör örgütüne üye
olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek
Hüküm : 1-3713 sayılı Kanunun 7/2, TCK"nın 53, 58/9, 63
maddeleri gereğince mahkumiyet,
2- TCK"nın 265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53,58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet,
3-TCK"nın 314/3 ve 220/6 maddeleri yollamasıyla 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Terör örgütünün propagandasını yapmak ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükme yönelik yapılan incelemede;
Hükmedilen cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteğinin CMUK"nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE,
17.05.2011 tarihli olayda sanığın mukayeseye elverişli fotoğrafları ile dosya içerisinde bulunan olay gününe ait fotoğraf ve kamera görüntülerinin karşılaştırmalı incelemesi neticesinde Adli Tıp Kurumu ve Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen uzmanlık raporunda, görüntülerdeki şahsın sanık olup olmadığı konusunda kuşkuya yer vermeyecek şekilde kesin tespit yapılamadığının bildirildiği nazara alındığında beraatı yerinde yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan kurulan hükmün duruşmalı olarak yapılan incelemesinde;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
23.10.2011 tarihinde gerçekleştirilen görevi yaptırmamak için direnme suçundan verilen mahkumiyet kararının daha önceden kesinleştiği gözetilerek;
Dosya kapsamı, olay tutanağı ve tanık beyanları nazara alındığında; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle TCK’nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç, saik ve 1 nolu bozma sebebi de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun alt sınırdan makul düzeyde uzaklaşarak bir cezaya hükmedilmesi gerekirken ve ayrıca bu ölçüt ve ilkeler ile 6352 sayılı Kanunun amaç, kapsam ve gerekçesi gözetilerek suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, sanığın suçtan sonraki davranışları, güttüğü amaç ve saik ile sübutu kabul edilen eylemin niteliği gözetilerek, tayin olunan cezadan TCK"nın 220/6. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun ve gösterilen indirim miktarı ile orantılı makul bir indirim yapılması gerekirken yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz dilekçesi ile duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü itirazlar bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Midyat Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM ŞERHİ:
18.07.2019 tarihinde verilen iş bu karar, Yargıtay Cumhuriyet savcısı ..."nın huzurunda, duruşmada savunma yapmış bulunan sanık ... müdafii Av. ..."in yokluğunda, 18.07.2019 tarihinde usulen ve açık olarak tefhim olundu.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.