Tehdit - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/402 Esas 2020/13497 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/402
Karar No: 2020/13497
Karar Tarihi: 26.10.2020

Tehdit - genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması - mala zarar verme - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/402 Esas 2020/13497 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2017/402 E.  ,  2020/13497 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, mala zarar verme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat


    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanıklar ... ..., ..., ... ve ... hakkında TCK"nın 151/1. maddesi gereğince kurulan hüküm fıkrasında, suç adı ""mala zarar verme"" yerine sehven ""silahla birden fazla kişi ile birlikte tehdit"" olarak yazılmış ise de, bu hususun mahallinde giderilebilir maddi hata niteliğinde olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    A-Sanıklar ..., ..., ... ... ve ... hakkında silahla birden fazla kişi ile birlikte tehdit ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet, sanıklar ..., ... ve ... ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan beraat hükümlerinin temyizinde,
    1-Sanıklara yükletilen silahla birden fazla kişi ile birlikte tehdit ve mala zarar verme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    2)Sanıklar hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokma eylemlerinden kurulan beraat hükümlerinin de usul ve Yasaya uygun olduğu,
    Anlaşıldığından sanık ... ..., sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... ve katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    B-Sanık ... hakkında genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan kurulan beraat hükmünün temyizinde ise,
    Sanık hakkında açılan tek davada bir suçtan beraat, diğer suçlardan mahkumiyet kararı verilmiş olması karşısında, sanık müdafii tarafından sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesi mümkün olmadığından, beraat kararı nedeniyle vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca temyiz edilen kararın açıklanan noktasının tebliğnameye uygun olarak, ""Beraat eden sanık ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1500 TL maktu vekalet ücretinin Maliye Hazinesinden alınarak sanık ..."ya ödenmesine"" cümlesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.