Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12356
Karar No: 2018/4550
Karar Tarihi: 19.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/12356 Esas 2018/4550 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/12356 E.  ,  2018/4550 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.04.2016 tarih ve 2014/1105-2016/272 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalının müvekkiline devredilen ... A.Ş"nin genel müdürü olduğu dönemde yasa hükümleri ihlal edilmek suretiyle müvekkili aleyhine ve eski hakim ortakların menfaatine işlemler yaptığını, bu konuda ...Kurulu Başkanlığınca hazırlanan raporun esas alındığını, ... A.Ş hisselerinin ... grubundan ... Holding grubuna devri sırasında yapılan devir sözleşmesi ile satış bedelinin tamamının banka kaynaklarından sağlandığını, devir sözleşmesinin 4. maddesinde ... Grubuna dahil firmalara 250 milyon USD karşılığı kredi tahsis edileceği, bununla sağlanan fonun tamamının ... Grubunun müvekkiline olan kredi borçlarının ödenmesi veya reeskont hesaplarındaki risklere karşılık bloke edilmesi için kullanacağını, böylece bankaya hiç nakit girişi olmaksızın borç nakli ile bankanın el değiştirildiğini, kredinin pasifte bloke edilmesinin nedeninin tahakkuk aşamasında doğacak olan KKDF ve BSMV yükümlülüğünden kurtulmak olduğunu, ancak Hazine"nin ikazı üzerine bu yükümlülüklerin müvekkilince yerine getirildiğini, bunun eski hissedarlardan tahsili için davalıların protokol düzenlediğini, protokolün de 5 yıl faizsiz ödemeli olarak davalılar tarafından yapılan sözleşme ile kararlaştırıldığını, bu şekilde davalıların şahsen müvekkilini zarara uğrattıklarını ileri sürerek 11.979.472 USD’nin dava tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, müflis ... ..."un genel kurullarda genel müdür olarak yaptığı işlemlerden dolayı ibra edildiğini, davanın yapılan devir sözleşmesi tarihlerine göre zamanaşımına uğradığını, BSMV ve KKDF borçları dövize çevrilerek tahsil yapıldığından davacının zararının doğmadığını, aynı taleple açılmış davanın derdest olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacıya devredilen bankanın 1.415.969.882.060 TL tutarındaki alacağının 16.12.1996-13.04.2001 dava tarihi itibarı ile %101.16 oranındaki temerrüd faizinin uygulanması ile temerrüd faiz miktarının 6.286.623,08 TL ve ana para ile birlikte dava tarihi itibarı ile 7.702.592,96 TL"ye ulaştığı, 1.415.969.882.060 TL (eski para birimi) tutarındaki alacağının 16.12.1996 tarihi itibarı ile USD ye çevrilmesinden kaynaklanan 13.658.170 USD alacağının 13.04.2001 dava tarihi itibarı ile TL"ye çevrilmesi ile 16.421.436,32 TL"ye tekabül ettiği, işleyen temerrüt faizinin düşülmesi ile birlikte alacağın dövize endekslenmesi sonucu davacıya devredilen bankanın 8.718.843,36 TL kâr elde ettiği, bankanın davalı tarafından zarara uğratılmadığı, alacağın dövize endekslenmesi nedeniyle kur farkına tabi tutulduğu, 2001 yılındaki yüksek devalüasyon nedeniyle kur farkındaki artıştan kaynaklanan getirinin temerrüd faizi getirisinin çok üstüne çıktığı, davalı tarafından imzalanan protokolün banka lehine sonuç verdiği, buna göre davalının, davacıya devredilen banka alacağının TL üzerinden temerrüt faizinden vazgeçerek alacağı dövize endekslemesi nedeniyle döviz alacağı üzerinden herhangi bir faiz öngörülmemiş ise de kurdaki artışın TL"ye uygulanan temerrüt faizine oranla banka lehine sonuç verdiği, alacak TL olarak bırakılmış olsaydı davacı bankanın daha zararlı olacağı, netice itibarı ile davacı bankanın bundan zarar görmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı TMSF vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı TMSF vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı TMSF vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı TMSF harçtan muaf olduğundan harç alınmasına mahal olmadığına, 19.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi