Kişilerin huzur ve sükununu bozma sanık ; tehdit - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - konut dokunulmazlığının ihlali - kişilerin huzur ve sükununu bozma - hakaret sanık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12277 Esas 2017/754 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/12277
Karar No: 2017/754
Karar Tarihi: 16.02.2017

Kişilerin huzur ve sükununu bozma sanık ; tehdit - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - konut dokunulmazlığının ihlali - kişilerin huzur ve sükununu bozma - hakaret sanık - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/12277 Esas 2017/754 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi         2016/12277 E.  ,  2017/754 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma (sanık ...); tehdit, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığının ihlali, kişilerin huzur ve sükununu bozma, hakaret (sanık ...)
    HÜKÜM : Sanık ..."nin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve sanık ..."in kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından beraatlerine, sanık ..."nin diğer atılı suçlardan mahkûmiyetine


    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
    5271 sayılı CMK"nın 260/1. maddesine göre katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolunun açık olduğu, suçtan zarar gören mağdure ..."nin, sanık ..."den kovuşturma evresinde şikayetçi olduğu, vekilinin de sanığın cezalandırılmasını isteyip mahkemece verilen hükmü temyiz ederek açıkça katılma iradesini ortaya koyduğu, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.10.2010 gün ve 2010/9-149 Esas, 2010/205 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere mağdurenin katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gördüğü konusunda araştırma yapmayı gerektirecek bir tereddüt bulunmadığı anlaşıldığından, aynı Kanunun 237/2. maddesi uyarınca suçtan zarar gören mağdure ....."ın sanık ... yönünden davaya katılmasına ve vekili Av. ..."ın katılan vekili olarak kabul edilmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Sanık ... hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma, sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen beraat kararları ile sanık ... hakkında tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali ve hakaret suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    Hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının mahkûmiyet hükümlerinin infazı aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
    Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, beraatleri ve sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık ... ile katılan ... vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma, sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından verilen beraat kararları ile sanık ... hakkında tehdit, konut dokunulmazlığının ihlali, hakaret suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin ONANMASINA,
    Sanık ... hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesine gelince;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturna sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Tüm dosya kapsamına göre, sanıklar ...., .... ile ..."ın katılan ..."ye yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu iştirak halinde işledikleri, anılan suçun takibinin şikayete bağlı olduğu, ..."nin kovuşturma evresinde alınan 24.09.2013 tarihli mahkeme beyanında sanık ... hakkındaki şikayetinden vazgeçtiğini beyan ettiği ve 5237 sayılı TCK"nın 73/5. maddesi uyarınca söz konusu vazgeçmenin hakkında mahkûmiyet hükmü kurulan diğer sanık ..."ye de sirayet edeceğinin anlaşılması karşısında, sanıktan şikayetten vazgeçmeye karşı diyecekleri sorularak neticesine göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanık ... ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.