BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/530 Esas 2019/455 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2016/530
Karar No: 2019/455
Karar Tarihi: 16.04.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/530 Esas 2019/455 Karar Sayılı İlamı

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/530 Esas
KARAR NO : 2019/455
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/04/2016
KARAR TARİHİ: 16/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; para alacaklarına ilişkin bu davanın İstanbul Anadolu Mahkemeleri ve İcra Dairesinde açılmasının doğru olduğunu, taraflar arasında bir simsarlık sözleşmesinin bulunduğu, satışların yapıldığı tarih itibariyle davalı savunmasının aksine son bulmuş/feshedilmiş bir sözleşme olmadığı, feshin tarafların rızası ile veya mahkemeden alınacak bir hüküm ile meydana gelebileceği, davalılardan ... ortağı olduğu diğer davalı şirketin unvanını kullanmadan 24.5.2013 tarihinde tanzim ve imza edilen sözleşme ile davacı taraf 27.5.2013 tarihinden itibaren 180 günlük yetki vermiş sözleşmede bu 6 aylık yetki süresi 27.11.2013 dolmadan davacı tarafından devreden çıkarılarak kendi buldukları kişilere taşınmazlar bizzat satıldığına göre sözleşmede kararlaştırılan maddelere aykırı davranıldığı, davalının ödemeyi taahhüt ettiği hizmet bedelinin ödenmemesi üzerine davalılar hakkında icra takibi yapıldığı, tellallık sözleşmesine aykırı davranılması sebebiyle sözleşmede gösterilen fiyat ve daire listesinde gösterilen 1.084.62,00 TL'nin %6 sını talep hakkı doğduğu, taşınmazların tümünün ...'nin olmadığı, diğer davalı şirketin mülk sahibi olduğu, ...'nin ise şirketin ortağı ve temsile yetkili iki kişiden biri olduğu, şirket ile hukuki ve fiili bir bağının bulunduğu, simsarlık sözleşmesine onay/icazet verdiği bu nedenle simsarlık ücretinden sorumlu olduğunun kabulü gerektiği, taşınmaz sahibi gibi hareket edip imza atan müşterinin bu sözleşmeden şahsen sorumlu tutulacağı, sözleşmenin geçerli olacağı, başkalarına ait taşınmazlar yönünden bu tür simsarlık sözleşmesi yapılamayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, simsara verilen satış yetkisi süresi henüz dolmadan önce sözleşmeye konu edilen taşınmaz, sözleşmede imzası bulunmayan malik olan kişi tarafından üçüncü şahıslara satılması halinde dahi, simsar ile (şirketin ünvanını kullanmadan) sözleşme yapan kişi malik olmasa da sözleşmede kararlaştırılan oranda tellala ödenecek ücretten ve varsa cezai şarttan şahsen ve müteselsilen sorumlu olacağı, icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalının, sözleşme aksine hareketi sözleşmeyi ihlali ile davacıyı devre dışı bırakılması halinde, bu davranışının hukuki yaptırımına katlanması da yasal olacak ve sözleşmenin ihlali halinde de artık başka bir oranda ödeme yaparak kurtulması mümkün olmayacağını beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatı ile masraf ve ücreti vekaletin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede açıldığını, davacı tarafından kendilerine verilmiş bir simsarlık hizmet bulunmadığını, davacının beyan ettiğini gibi devre dışı bırakılmasının söz konusu olmadığını kendisi tarafından sözleşmesinin sonlandırıldığını, davacı taraf sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmediğini, dolayısıyla taahhütlerini yerine getirmeyen davacının hizmet bedeli talebinde bulunmasının hukuki dayanağı olmadığını, davacının dayanağı olduğu hukuki ilişki simsarlık sözleşmesi olup, davacının simsarlık faaliyetinde bulunmadığından herhangi bir ücret talep edemeyeceği, davacı sözleşmedeki yükümlülüklerine yerine getiremediği için sözleşmeyi kendisi feshettiğini, sözleşmede belirtilen taşınmazların malikinin kendilerinin olmadığını tapu kayıtlarında görüleceğini, taşınmazın maliki olmamalı sebebiyle simsarlık sözleşmesinin geçersiz sayılacağını, o tarihlerde taşınmazların BGMşirketinin üzerine olduğunu beyan ederek, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davacı aleyhine asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, gayrimenkul satışına aracılık nedeniyle telallık cezai şarttan kaynaklanan alacağın tahsili istemi ile başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün --------- dosyamız arasına alınmış, icra dosyasının incelenmesinde --- tarihli telallık sözlemesi nedeniyle -------- nolu bağımsız bölümlerin toplam satış bedeli olan ---- TL'nin %6 sı olan -----TL'nin tahsilinin talep edildiği görülmüştür.
Taraflar arasında 24/05/2013 tarihli Gayrimenkul Aracılık Sözleşmesi imzalanmış olduğu dosya içeriği ile sabittir. Davalı ..., bu sözleşme altındaki imzaları inkar etmemektedir. Bu durumda, yasa gereği aranan gayrimenkul tellallık sözleşmesinin yazılı olması şartı yerine getirilmiştir. Tellallık sözleşmesinde 43 adet dairenin satışı için davacının tayin edildiği, sözleşmenin 5.3 ve 5.4 maddelerinde dairenin sahibi davalının taşınmazla ilgili kendisine gelen tüm başvuruları davacıya bildirmeyi peşinen kabul ve taahhüt ettiği, aksi halde sözleşmenin 5.4.. Maddesinde belirtilen meblağın %6 ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği gibi, davalının sözleşmede belirlenen taahhütlerini yerine getirmemesi halinde her bir bağımsız bölüm için ayrı ayrı satış bedeli olarak belirtilen meblağın %6 cezai-şart olarak ----------ödemeyi kabul ettigi görülmüştür.
----- müdürlüğünden takip dayanağı -------- nolu bağımsız bölümlerin resmi satış senetleri dosya arasına alınmış
----nolu bağımsız bölümün ---- tarihinde ----------satıldığı,
-----bağımsız bölümün ----- tarihinde -------- satıldığı,
---------nolu bağımsız bölümün ------- tarihinde ----- satıldığı,
---------bağımsız bölümün ---- tarihinde -- satıldığı,
--- nolu bağımsız bölümün --- tarihinde --- satıldığı,
--- nolu bağımsız bölümün --- tarihinde ----- satıldığı,
-- nolu bağımsız bölümün --- tarihinde ----satıldığı görülmüştür.
Bu açıklamalara göre somut olay değerlendirildiğinde, sözleşmenin geçerli olduğu, davacı ile davalı ...'yi bağladığı, sözleşme süresinin sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren 180 gün olduğu dolayısıyla sözleşmenin 24.11.2013 tarihinde sona ermeden davacıya bilgi vermeksizin, kendi bulmuş olduğu dava dışı müşterilere hakkını devir ettiği görülmüştür.
TBK'nun 520.maddesine göre, simsar, ya asıl sözleşmenin kurulması imkanını hazırlar ya da asıl sözleşmenin kurulmasına aracılık eder. Aracı simsar genel itibari ile tarafların bir araya getirilmesi, onların asıl sözleşme görüşmelerine itilmesi ve pazarlığa girişmelerinde rol üstlenmesi ile uyuşmazlık noktalarının giderilmesinde arabuluculuk yapar.
Simsarlık sözleşmesi borç doğuran, rızai bir sözleşme olup tarafların karşılıklı ve birbirlerine uygun irade beyanları ile kurulur.
Borçlar Kanununun 521.maddesinde hükmedildiği üzere; Simsarlık sözleşmesinin ivazlı olduğu ve simsarın yaptığı aracılık faaliyeti sonucunda ücreti hak kazanacağı düzenlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde, davacının davalıların taşınmazını 180 gün içerisinde sözleşmede belirlenen şartlarla satılması konusunda aracılık faaliyetinde bulunacağı, bunun karşılığında ise davalı tarafın simsara hizmet bedeli olarak %4 + KDV ödeme yapılacağının kararlaştırıldığı, davalıların 180 günlük süre içerisinde taşınmazlarını davacı komisyoncuyu devre dışı bırakarak 3. kişiye satış yaptığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında yapılan sözleşmenin 5.3.maddesine göre ''Müşteri gayrimenkulle ilgili kendisine gelen tüm başvuruları ----------bildirmeyi peşinen beyan, kabul ve taahhüt eder.'' hükmüne yer verilmiştir.
Aynı sözleşmenin 5.4. maddesine göre "Müşteri, iş bu sözleşmenin 5. Maddesindeki taahütlerini yerine getirmemesi halinde ve/veya ------- kusuru olmaksızın tek taraflı sözleşmeyi fesih etmesi halinde satışı henüz yapılmamış bağımsız bölümler için --------- ---ekli listede henüz satılmamış taşınmazların her bir bağımsız bölüm için ayrı ayrı satış bedeli olarak belirtilen meblağın %6 cezai-şart olarak ödemeyi kabul ve taahhüt eder." hükmüne yer verilmiştir. Davalılar tarafından sözleşme süresi dolmadan davacı aracıyı devre dışı bırakarak taşınmazı sattığı görülmüştür.
Her ne kadar davalılar vekilince davacının 2013 Eylül ayında, sözleşmede belirlenen süre dolmadan önce taahhüt ettiği satışları yapamadığından, belirlediği satış hedeflerine ulaşamadığından bahisle kendi isteği ile faaliyetlerine son verdiğini belitmiş ise de sözleşmenin ayakta olduğu, taraflarca sonlandırıldığına dair dosya delil sunulmadığından sözleşmedeki maddelerin geçerli olduğu ayrıca tarafları bağlayıcı hüküm içerdiği sonucuna varılmıştır.
Mahkememiz dosyası, tarafların delilleri, yapılan sözleşmeler, dosya içeriğinde bulunan tapu kayıtları birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı ... arasında imzalanan sözleşme tarihinde ...nin diğer davalı ...'nin tek başına temsile yetkili olmadığı bu hali ile sözleşmenin ---------------- şirketini bağlamadığı gözetilerek --------- yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Diğer davalı ... ile davacı arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu, telallık sözleşmesine taraf olmak için sözleşme konusu taşınmazların maliki olmanın şart olmadığı gözetilerek sözleşmenin geçerli olduğu ve tarafları bağladığı, davacı şirketin aracılık hizmeti verdiği, davacı komisyoncunun devre dışı bırakılarak sözleşmedeki 180 günlük süre dolmadan taşınmazını satıldığı ve sözleşmeyle belirlenen ücreti ödemediği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmede cezai şart bedeli olarak %6 düzenlenmiştir. Taraflara arasında imzalanan sözleşmenin ekinde yer alan listede dava konusu taşınmazların toplam değeri mahkememizce ----------- TL hesap edilmiş ise de, eldeki davanın itirazın iptali davası olduğu ve takiple bağlı kalınarak ------------ üzerinden %6 cezai şart alacağı 65.077,50 TL hesaplanmıştır. Bunun yanında, borçlunun borcunu yerine getirmemiş olması nedeniyle sağladığı menfaat, kusur derecesi ve borca aykırı davranışın ağırlığı ölçü alınarak cezai şartta tenkise gidilmemiştir. Alacak likit olduğundan, İİK.67.Maddesi gereğince kabul edilen alacak tutarının takdiren %20'si oranında 13.015,050-TL icra inkar tazminatının davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davalı -----------------aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine,
2.Davalı ... yönünden açılan davanın kabulü ile;
İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün --------------- Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile alacağa takip tarihinden itibaren kanuni faiz uygulanmak suretiyle devamına,
3.Alacak likit olmakla dava konusu 65.077,50 TL alacağın %20'si oranındaki 13.015,050 TL inkar tazminatının davacı lehine davalı ...'den tahsiline,
KARAR HARCI
4.Alınması gerekli 4.445,45 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 786,40 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 3.659,05 TL harcın davalı ...'den tahsili ile hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
5.Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 7.508,53 TL nispi vekalet ücretinin davalı ...'den alınarak davacıya ödenmesine,
6.Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı ----------------------- vekili için takdir olunan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ----------- ödenmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
7.Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 786,40 TL'nin davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine,
8.Davacı tarafından sarfedilen 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 185,00 TL posta ücretinin toplamda 1.585,00 TL'nin davalı ...'den alınarak davacıya ödenmesine,
9.Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 16/04/2019

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.