22. Hukuk Dairesi 2018/1744 E. , 2018/6309 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davalı işçinin müvekkiline ait işyerinde hemşire olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işçi tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla cezai şart alacağını talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini fazla mesai ve hafta tatili alacaklarının ödenmemesi üzerine haklı nedenle feshettiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre taraflar arasındaki iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğundan bahisle dava konusu cezai şart talebinin reddine karar verilmesi üzerine Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde davalı işçi tarafından yapılan haklı fesih savunmasının araştırılmasına yönelik bozulmuş; anılan bozma ilamına uyulmakla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
İşçinin ödenmeyen işçilik hakları sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği konusu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İşçinin emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için en temel borçtur. 4857 sayılı Kanun"un 32. maddesinin dördüncü fıkrasında, ücretin en geç ayda bir ödeneceği kurala bağlanmıştır. 5953 sayılı Basın İş Kanunu"nun 14. maddesinin aksine, 4857 sayılı Kanun"da ücretin peşin ödeneceği yönünde bir hüküm bulunmamaktadır. Buna göre, aksi bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan sonra ödenmelidir.
Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan, işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı sebebe dayanarak iş sözleşmesini feshetme hakkı da bulunmaktadır. Ücretin hiç ya da bir kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir.
4857 sayılı Kanun"un 24. maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı işçi iş sözleşmesini fazla mesai ücretlerinin ödenmemesini gerekçe göstererek feshettiği davalının ücret bordrolarına göre 2013 Nisan ayında 26,5 saat, Mayıs ayında ise 12 saat fazla mesai yapmasına rağmen ve bordrolarda başkaca kesinti olmamasına rağmen, davacıya ödenecek net rakamın değişmediği, bu durumun davalı tanıklarının anlatımlarında değinildiği gibi, davacının gerçek ücretinin bir kısmının fazla mesai gibi gösterilmek sureti ile bordroya yayıldığını, gerçek ücretinin SGK"ya bildirilmemesi ve fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle davalı işçi açısından haklı fesih koşullarının oluştuğunun anlaşılmasına göre dava konusu cezai şart talebinin reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.