11. Hukuk Dairesi 2016/10777 E. , 2018/4526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 21.06.2016 tarih ve 2015/45-2016/123 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 19.06.2018 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili ...dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, , müvekkilinin 3 adet reklam filmini yüklenici şirketler ve bağlantılı hak sahipleri eliyle yapımını tamamlayıp davalıya teslim ettiğini, müvekkilinin edimine eksiksiz yerine getirmesine rağmen davalının ödemelerini eksik yapması nedeniyle yüklenici şirketlere ve bağlantılı hak sahiplerine borçlandığını ve borçlarını ödeyemediğini, taraflar arasında şifahen ve mail yazışmaları yoluyla kurulan bir sözleşme bulunduğunu, sözleşme uyarınca 3 adet reklam filminin yapım bütçesi olarak toplam 412.589,00 TL+KDV olmasına rağmen davalının ödeme emri tarihine kadar sadece 191.575,00+KDV kısmını ödediğini, kalan kısım için yapılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini, takibinin devamıni, davalının %20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, öncelikle ticaret mahkemelerinin görevli olduğunu, davacı tarafından alacaklı olduğunu iddia ettiği miktar için müvekkiline kestiği ve tebliğ ettiği herhangi bir faturanın bulunmadığını, taraflar arasında herhangi bir sözleşme imzalanmadığını, müvekkili tarafından kabul edilmiş bir reklam filminin olmadığını, davacı tarafa herhangi bir borcunun da bulunmadığını, davacı aleyhine %40"tan aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki ticari ilişkinin bulunduğu, e-mail yoluyla 3 adet reklam filmi konusunda 412.589 TL bedel üzerinden tarafların anlaştığı, bu bedelin 191.575 TL+KDV kısmının ödendiği, kalan kısım yönünden davalı taraf yapılan takibe itiraz etmişse de, davacının sözleşme yükümlüklerini yerine getirip eseri davalıya teslim ettiği ve alacağa hak kazandığı, taraflar arasındaki asıl alacak miktarının kalan kısım yönünden usulüne uygun bir fatura kesilmediğinden davacının kesilmeyen faturaya dayalı KDV talep edilemeyeceği, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri gereği alacağın belirlenebilir olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, ... 3. İcra Müdürlüğünün 2014/19448 sayılı dosyasındaki 221.014 TL asıl alacak 851,21 TL işlemiş faiz toplam 221.865,21 TL alacak ve asıl alacağa uygulanacak %11,75 oranında ticari faizi aşmamak kaydıyla değişen oranlarda yıllık ticari faiz işletilmek suretiyle takibin devamına, fazla talebin reddine, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, davalının kötü niyet tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Kararı,taraf vekilleri vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yürütülen icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı, davalıyla yapılan reklam sözleşmesi kapsamında davalının ürünün tanıtımına ilişkin üç adet reklam filmini davalıya teslim etmesine rağmen davalının ödemelerini eksik yaptığını ileri sürerek, bakiye alacağının tahsili için yapılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptâlini talep etmiştir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları, kamu düzenine ilişkindir ve yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınır. Özel mahkeme niteliğindeki İhtisas Mahkemeleri ile genel mahkeme niteliğindeki diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, görev ilişkisidir.
5846 sayılı Yasa"nın 76. maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden kaynaklı uyuşmazlıklara ihtisas mahkemesi niteliğindeki fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerince bakılacağı belirtilmiştir. İşbu davada FSEK"ten doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 19.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.