11. Hukuk Dairesi 2018/3597 E. , 2020/597 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BURSA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 5. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Bandırma 1. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 26/10/2017 tarih ve 2016/489 E. - 2017/494 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-kısmen kabulüne dair Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"nce verilen 08/03/2018 tarih ve 2018/54 E. - 2018/191 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 21.01.2020 günü hazır bulunan davacı asil ... vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davacı ..., ..., ... ve davalı ... arasında "Hisse Devir Vaadi Sözleşmesi" yapıldığını, davalının 20.400 hisse kendine ait olan Kavala Otel Taşımacılık Turizm Petrol inşaat Tic.Ltd Şirketindeki 5.100 hissesini 175.000 TL karşılığında müvekkiline devretmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davalı yana 08/03/2013 tanzim tarihli 31/12/2013 vade tarihli 175.000,00 TL"lik senet verildiğini, ancak senedin vadesi geldiğinde davalının ödemeyi almak istemediğini, Bandırma Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/9 D.İş sayılı dosyası ile tevdi mahali talep ettiklerini ve ödemeyi banka hesabına yaptıklarını, ancak davalının söz konusu hisseleri devredilmediğini ileri sürerek, cezai şart isteme haklarının saklı kalmak kaydıyla, davalının 5.100 adet hissenin iptali ile müvekkili adına tescilinin sağlanmasını, mahkemece aksi kanaatte olunursa ödeme yapılan 175.000,00 TL"nin yatırılan tarihten itibaren aylık %4 faizi ile birlikte geri ödenmesini, her halükarda 175.000,00 TL bedelli senedin iadesine, olmazsa iptaline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; TTK 595 maddesi itibariyle pay devri veya devir vaadi içeren sözleşmelerin noterlikçe onaylanması gerektiğini, noter tarafından onaylanmayan pay devri veya pay devri vaadi içeren sözleşmelerin geçersiz olduğunu, tevdi mahaline dair kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen 08.03.2013 tarihli hisse devrine ilişkin sözleşme 6102 sayılı TTK"nın 595.maddesinde belirtilen şekle aykırı olması nedeni ile geçersiz olup, davacının asli talebi yönünden talebin reddine; terditli talep yönünden ise, davacının 08.03.2013 tarihli geçersiz sözleşme gereğince tevdi mahalline yatırmış olduğu 175.000 TL"nin davacıya iadesine, davalıya verilen 08/03/2012 tanzim tarihli 31/12/2013 ödeme tarihli, lehdarı ..., borçlusu ... olan senedin davacıya iadesine karar verilmiştir. Karara karşı taraf vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; davacının istinaf talebinin HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararının kaldırılmasına, davalının 5100 adet hissesinin iptali ve davacı adına tesciline ait istemin reddine, davacının, 08/03/2012 tanzim, 31/12/2013 ödeme tarihli, lehdarı ..., borçlusu ... olan 175.000,00 TL bedelli senetten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, tevdii mahalline yatırılan 175.000,00 TL"nin davacıya iadesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, takdir olunan 2.540,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, istek halinde aşağıda yazılı 2.934,60 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine,
21/01/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.