Esas No: 2018/1078
Karar No: 2018/5713
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1078 Esas 2018/5713 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
.......
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ...... köyü 141 ada 106, 107, 111, 113 ve 116 parsel sayılı taşınmazlar susuz tarla vasfıyla senetsizden davalılar adına tespit edilmiştir.
Davacı ... Yönetimi, 05.04.2006 tarihli dilekçe ile açtığı davada; 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. madde hükümlerine göre yapılan çalışmalarda, taşınmazların komşu orman parseline bitişik ve aynı özellikte olduğu halde, orman alanı dışında bırakıldığını ve davalılar adına tesbit edildiğini ileri sürerek, taşınmazların tesbitinin iptali ve orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmış, mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 141 ada 111 parsel sayılı taşınmazın 30/06/2008 tarihli orman bilirkişileri ve 14/07/2008 tarihli fen bilirkişi raporlarında (A) harfi ile gösterilen 764,46 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 850,66 m2 yerin kadastro tesbiti gibi tesciline; 141 ada 113 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 1385,88 m2 bölümünün orman vasfıyla Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 2921,88 m2 yerin kadastro tesbiti gibi tesciline; 141 ada 116 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 2842,86 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 1226,44 m2 yerin kadastro tesbiti gibi tesciline; 141 ada 107 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 1804,60 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 850,66 m2 yerin kadastro tesbiti gibi tesciline; 141 ada 106 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 1659,88 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 1709,99 m2 yerin kadastro tesbiti gibi tesciline karar verilmiş, hükmün temyizi üzerine Dairemizin 2014/1160-4592 E.K. sayılı kararıyla “ Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; 06.08.2007 günlü keşif sonucu hazırlanan uzman bilirkişi raporunda çekişmeli 107 parsel sayılı taşınmazın (B) harfli bölümünün orman sayılmayan; diğer tüm taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu; 19.06.2008 günlü keşif sonrası hazırlanan bilirkişi kurulu raporunda ise, taşınmazların tamamının 1961 tarihli memleket haritasında kısmen yeşil renkli bölümde yer aldığı; (A) harfli bölümlerinin orman sayılan; (B) harfli bölümlerinin ise orman sayılmayan yerlerden olduğu açıklanmış, her iki fen bilirkişi raporunda ve 1. uzman bilirkişi raporunda 111,113 ve 116 sayılı parsellerin bulunduğu bölüm orman içi açıklık şeklinde, dört tarafı 241 parsel numaralı orman alanı ile çevrili olarak gösterildiği halde; 2. uzman bilirkişi kurulu raporunda, sanki bu taşınmazların güney ve kuzey bölümlerinde başka parseller varmış gibi bir işaretleme yapıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece bu durum aydınlatılmadan ve raporlar arasındaki çelişki yöntemince giderilmeden karar verilemez.
O halde; mahkemece önceki keşiflerde görev almayan üç uzman bilirkişi ve bir fen elemanı vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro
.......
paftasının orijinal fotokopi örneği ile önceki keşiflerde uygulandığı bildirilen 1961 tarihli memleket haritasının ölçekleri eşitlenerek birbiri üzerine aplike edilmeli; böylece 106,107, 111, 113 ve 116 sayılı parsellerin orman sayılan yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, 111, 113 ve 116 sayılı parsellerin bulunduğu bölümün güneyinde ve kuzeyinde başka komşu parseller olup olmadığı paftadan kontrol edilmeli, komşu parsel varsa bunlara ait kadastro tespit tutanakları getirtilmeli, başka parsel yoksa; sınırdaki dava dışı 112 ve 114 sayılı parsellerin tesbitlerinin itirazsız keşinleştiği göz önünde bulundurularak, 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi anlamında orman içi açıklık olup olmadığı tartışılmalı, bundan sonra elde edilecek sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.” gereğine değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabul kısmen reddine, dava konusu ...... 141 ada 106 parsel numaralı taşınmazdan 08/01/2015 havale tarihli uzman orman bilirkişi heyeti raporuna ekli olan ek 6 numaralı haritada (A) harfi ile gösterilen 455,75 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu...... 141 ada 106 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 2914,07 m2"lik kısmının tespit gibi .......... oğlu 1960 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu .......141 ada 107 parsel numaralı taşınmazdan 08/01/2015 havale tarihli uzman orman bilirkişi heyeti raporuna ekli olan ek 6 numaralı haritada (B) harfi ile gösterilen 1311,33 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu .......... 141 ada 107 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 1343,93 m2"lik kısmının tespit gibi ...... doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ....... 141 ada 111 parsel numaralı taşınmazdan 08/01/2015 havale tarihli uzman orman bilirkişi heyeti raporuna ekli olan ek 6 numaralı haritada (C) harfi ile gösterilen 497,61 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ....141 ada 111 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 1686,99 m2"lik kısmının tespit gibi .......doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu .........mevkii, 141 ada 113 parsel numaralı taşınmazdan 08/01/2015 havale tarihli uzman orman bilirkişi heyeti raporuna ekli olan ek 6 numaralı haritada (D) harfi ile gösterilen 1514,95 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu.................. parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 2792,81 m2"lik kısmının tespit gibi........oğlu 1964 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu....... 116 parsel numaralı taşınmazdan 08/01/2015 havale tarihli uzman orman bilirkişi heyeti raporuna ekli olan ek 6 numaralı haritada (E) harfi ile gösterilen 2509,61 m2 alanın ifrazı ile bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu.............141 ada 116 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 1199,99 m2"lik kısmının tespit gibi ........ oğlu 1955 doğumlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmıştır.
1- Davacı ... Yönetiminin 141 ada 111, 113 ve 116 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden;
Çekişmekli 114 ada 111, 113 ve 116 parsel sayılı taşınmazların dava dışı 141 ada 112 ve 114 parsel sayılı taşınmazlarla birlikte 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesinde açıklanan orman içi açıklık niteliğinde olduğu, gerek 26.05.1958 tarihli Orman Tahdit ve Tescil Talimatnamesinde gerekse 25.06.1970 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 31.05.1970 gün ve
........
531 sıra no"lu Orman Tahdit ve Tescil Yönetmeliğinin 33/3 ve 19.08.1974 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 25.07.1974 tarihli Orman Kadastro Yönetmeliğinin 40/A ve 30.05.1984 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 30/1 ve 02.09.1986 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 23/1 ve 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26/a maddesinde "... 6831 sayılı Kanunun 17. maddesinde yer alan orman içinde bulunan doğal olarak ağaç ve ağaççık içermeyen, genel olarak otsu bitki veya bazı durumlarda yer yer odunsu bitkiler içeren açıklıkların orman olarak sınırlandırılacağı" öngörülmüştür.
6831 sayılı Kanunun 17. maddesi, orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat yapılmasına, hayvancılık amacı ile ağıl yapılmasına, bu kesimlerin özel mülke dönüşmesine izin vermez.
6831 sayılı Kanun madde: 17/1-2
Devlet ormanları içinde bu ormanların korunması, istihsal ve imarı ile alakalı olarak yapılacak her nevi bina ve tesisler müstesna olmak üzere; her çeşit bina ve ağıl inşaası ve hayvanların barınmasına mahsus yerler yapılması ve tarla açılması, işlemesi, ekilmesi ve orman içinde yerleşilmesi yasaktır.
Devlet ormanlarının herhangi bir suretle yanmasından veya açıklıklarından faydalanılarak işgal, açma veya herhangi şekilde olursa olsun kesme, sökme, budama veya boğma yollarıyla elde edilecek yerlerle buralarda yapılacak her türlü yapı ve tesisler, şahıslar adına tapuya tescil olunamaz. Buralara doğrudan doğruya orman idaresince el konulur. Yanan orman alanlarındaki her türlü emval Orman Genel Müdürlüğünce değerlendirilir (17/06/2004 gün ve 5192 sayılı Kanun ile değişik hali).
Kanun metninden açıkça anlaşıldığı gibi, hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım, inşaat ve hayvancılık yapmak amacı ile ağıl yapılamaz. Bu tür yerler özel mülk olamaz. Yönetim derhal elkoyma hakkına sahiptir. Orman içi açıklıklardan yararlanabilmek için zorunlu olarak orman kullanılacaktır. Bu kullanım nedeniyle yeni açma, genişletme, yangın oluşması önlenemeyecek ve orman bütünlüğü bozulacaktır.
Ayrıca, bu tür taşınmazların öncesinin orman olma zorunluluğu yoktur. Zira, öncesi orman olan ve ormandan açılan taşınmazlar, 6831 sayılı Kanunun 1. maddesi ve Yargıtay uygulamaları gereği oluşan kesin içtihatlara göre zaten orman sayılmaktadır. 17. maddede tanımı yapılan olgu, öncesi orman iken açılan yerlerle beraber ayrıca [HANGİ NEDENLE OLURSA OLSUN ORMAN İÇİ AÇIKLIKLARIN KAZANILAMAYACAĞI İLKESİNİ İÇERMEKTEDİR VE AMACI ORMAN BÜTÜNLÜĞÜNÜ KORUMAKTIR]. Bu tür yerlerin 15.07.2004 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 26/a maddesi gereğince orman olarak sınırlandırılması gerekir.
Kanun koyucu ayrı bir kavram oluşturmuş ve hangi nedenle olursa olsun orman içi açıklıklarda tarım ve inşaat ile özel mülke dönüşme yolunu kapamıştır. Bu itibarla, dava konusu taşınmazın memleket haritasında açık alanda gözükmesi bu olguyu değiştirmez. Etrafı ormanla çevrili olan taşınmazlar, özel mülke dönüşüp tarım ve inşaata açıldığında orman bütünlüğünün bozulacağı tartışmasızdır. Dairemizin bu yoldaki kararları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca benimsenmiş ve yerleşik kararlar halini almıştır [Y.H.G.K.’nun 10.12.1997 ve gün 1997/20-830/1034, 10.12.1997 gün 1997/20-808/1039, 08.02.1999 gün 1999/7-22-43, 13.10.1999 gün 1999/8-689-822, 03.04.2002 gün 2002/8-230-261 ve 22.10.2003 gün 2003/20-665/614 sayılı ve yine orman kadastrosunun kesinleştiği tarihten sonra 20 yıldan fazla süre geçse dahi orman içi açıklık konumunda olan taşımazların zilyedlik yoluyla kazanılamayacağı konusundaki 11.10.2004 gün ve 2004/7-531-582 sayılı kararları].
Tapu ve zilyetlik yoluyla kişi ve kurumların ormandan toprak kazanmasını sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları da Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.
Ayrıca; orman içi açıklık ve boşluklar ile orman ve toprak muhafaza karakteri taşıyan funda ve makilik alanlar, yasa gereği orman sayıldığı için, 15.07.2004 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastro Yönetmeliğinin 26. maddesinin (a) ve (j) bentleri gereğince Devlet ...........
ormanı olarak sınırlandırılması öngörülmüştür. Bu tür yerler zilyetlik yolu ile kazanılamaz ve özel mülk olarak tescil edilemez.
Mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacı ... Yönetiminin davasının kabulü ile çekişmeli 141 ada 111, 113 ve 116 parsel sayılı taşınmazların tespitlerini iptali ile orman vasfıyla Hazine adına teciline karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde çekişmeli taşınmazlar hakkındaki davanın kısmen kabul kısmen reddi yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
2- Davacı ... Yönetiminin 141 ada 106 ve 107 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden;
Mahkemenin 2006/80-2013/8 sayılı kararyı ile 141 ada 107 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 1804,60 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 850,66 m2 yerin kadastro tespit gibi tesciline; 141 ada 106 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 1659,88 m2 bölümünün orman vasfı ile Hazine adına; (B) harfi ile gösterilen 1709,99 m2 yerin kadastro tespit gibi tesciline karar verilmiş ve hüküm yalnızca Orman Yönetimince temyiz edilerek Dairemizin 2014/1160-4592 E.K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Ancak mahkemece bozma ilamından sonra verilen kararda 141 ada 106 parsel numaralı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 455,75 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 106 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 2914,07 m2"lik kısmının tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 107 parsel numaralı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 1311,33 m2 alanın ifrazı ile, bu kısmın aynı adanın son parsel numarası ve orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 141 ada 107 parsel numaralı taşınmazın ifrazdan kalan 1343,93 m2"lik kısmının tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Davalılar tarafından ilk hüküm temyiz edilmeyerek davacı ... Yönetimi lehine 141 ada 106 parsel sayılı taşınmazın kabule karar verilen (A) harfli 1659,88 m2"lik kısmı ile 107 parsel sayılı taşınmazın kabule karar verilen (A) harfli 1804,60 m2"lik kısmında davacı ... Yönetimi yararına oluşan usulü kazanılmış hak gözönünde bulundurulmamış ve sözkonusu miktarların azalmasına sebebiyet verecek şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Orman Yönetimi lehine usulü kazanılmış hak oluşturan taşınmaz bölümleri dışında kalan bölümlerin orman sayılmayan yerlerden olduğuna dair mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmamakta ise de, Orman Yönetimi lehine usulü kazanılmış hak oluşturan taşınmaz bölümleri yönünden davanın kabulü ile bu bölümlerin orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmemesi ve bu suretyle usulü kazanılmış hak ilkesi bertaraf edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır
SONUÇ: Yukarıda 1 ve 2 numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/09/2018 günü oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.