11. Hukuk Dairesi 2016/13010 E. , 2018/4514 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/02/2016 tarih ve 2014/141-2016/85 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının dava dışı sigortalısı ... firmasına ait emtiaların nakliyat emtia sigortası ile sigortalandığını, bu emtiaların davalı sorumluluğunda Belçika-İstanbul-Bolu arasındaki taşımasının gerçekleştiğini, taşıma nedeniyle hasar oluştuğunu ve bu hasar nedeniyle sigortalısına 9.670,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından ödenmesi için icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu iddia ederek, itirazın iptali ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, taşımanın yapıldığı dönemde sigorta ilişkisinin mevcut olmadığını, usule uygun tutanak ve ihbar koşulunun yerine getirilmediğini, ambalaj ve istiflemeden doğan zararın davalıdan istenemeyeceğini, icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu emtianın ... kağıdı olduğu, sefer kalkış yeri ..., sefer varış yerinin ise İstanbul-Bolu olduğu, davacı taraf hasarın 14.08.2012 tarihinde meydana geldiğini ileri sürdüğü, hasar tespit tutanağının 02.08.2012 sigorta poliçesinin 23.07.2012 tarihli olduğu, yüklemenin ise 20.07.2012 tarihinde yapıldığı, hasarın kaba elleçlemeden dolayı meydana geldiği, CMR hükümlerine göre taşıyıcının yüklemeden/boşaltmadan sorumlu olması için yükleme ve boşaltmanın taşıyıcı tarafından yapıldığının ispatının gerektiği, yükleme/boşaltmanın davalının sorumluluğunda olduğuna ilişkin bir delil sunulamadığı, davacının davalıya rücu edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşıma sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yükleme ve boşaltmanın taşıyıcının sorumluluğunda olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Sigortalı emtia, Belçika - İstanbul - Bolu arasında taşınan ... kağıdı olup, oluşan hasarın kaba elleçlemeden meydana geldiği anlaşılmaktadır. CMR hükümlerine tabi taşımalarda taşıyıcının, eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim edildiği tarihe kadar meydana gelen hasar ve kayıplardan sorumlu olacağı esastır. Ancak, anılan Konvansiyon’un 17/4-c maddesinde, yükün gönderici, alıcı veya bunların adına hareket eden kişiler tarafından alınması, yüklenmesi, istiflenmesi veya boşaltılması özel bir risk durumu olarak kabul edilmiş,
hasar veya kaybın anılan nedenlerden kaynaklanması halinde taşıyıcının sorumlu olmayacağı hükme bağlanmıştır. Fakat, bu halde dahi taşıyıcının yükün sağlıklı taşınabilmesi için yükleme ve istiflemeye gerekli özeni gösterme, nezaret etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bahse konu yükümlülüğün ihlali, taşıyıcı bakımından müterafik kusur oluşturmaktadır. Bu nedenle davalı taşıyıcının nezaret görevi göz önüne alınarak meydana gelen hasarda müterafik kusurlu olup olmayacağı belirlenip, sorumlu olduğu miktarın saptanması gerekirken, yükleme ve boşaltmanın davalının sorumluluğunda olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın açıklanan nedenlerle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 18/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.