Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17277
Karar No: 2018/4394
Karar Tarihi: 04.06.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/17277 Esas 2018/4394 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 118 ada 14 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının bulunmadığı için, davalılara ait 118 ada 15 ve 16 parsellerinden geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalılar, ev ve ağaçları bulunan taşınmazda geçit hakkının verilmesinin ağaçları zarar vereceği gerekçesiyle davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkeme, davacının lehine 118 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerinden güzergah belirterek geçit hakkı kurulmasına karar vermiştir. Davalı, bu kararı temyiz etmiştir. Yargıtay, geçit hakkı kurulmasında öncelikle yüzölçümü daha büyük olan parsellerin tercih edilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca, geçit isteğinin önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya yöneltilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 747/2, 748/3 ve 1012. maddeleri ile yeni ... Sicil Tüzüğünün \"İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili\" başlıklı 30. maddesi de detaylıca açıklanmıştır.
14. Hukuk Dairesi         2015/17277 E.  ,  2018/4394 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.05.2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili, müvekkiline ait 118 ada 14 parsel sayılı taşınmazın genel yola bağlantısının bulunmadığı sebebi ile davalılara ait 118 ada 15 ve 16 parsel sayılı taşınmazlardan geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir.
    Davalılardan ... taşınmazda evi ve ağaçları bulunduğunu, geçit hakkı verilmesi halinde ağaçların zarar göreceğini, geçit hakkının daha büyük taşınmazdan tesis edilmesi gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı ... 3. alternatiften geçit hakkı tesis edilmesi halinde evinin yağmur suyundan ve toprak kaymasından zarar göreceğini, bu alternatifin maliyetininde yüksek olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davacıya ait 118 ada 14 parsel sayılı taşınmaz lehine 118 ada 16 parsel sayılı taşınmaz üzerinden fen bilirkişisinin 20.08.2015 tarihli raporunda 3. nolu güzergah olarak gösterilen yerden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir.
    Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nın 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle ... alanlarında, nihayet bir ... aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılması da gerekebilir.
    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni ... Sicil Tüzüğünün "İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
    Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Somut olaya gelince; bu tür davalarda uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince öncelikle yüzölçümü daha büyük olan parseller üzerinden geçit kurulması tercih edilmelidir. Dosya içerisindeki pafta suretine göre, dava konusu parsellere komşu olan 118 ada 17 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün, aleyhine geçit kurulan 118 ada 16 parsel sayılı taşınmazdan daha büyük olduğu açıkça anlaşılmaktadır. 20.08.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda ve ekli krokisinde 118 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerinden 4. alternatif olarak gösterilen kırmızı renkle boyalı güzergahın fen ve ziraatçi bilirkişilerin değerlendirmelerinde bu alternatiften geçit hakkı tesis edilmesinde her hangi bir engelin olmadığı görülmüştür.
    Bu durumda mahkemece, 118 ada 17 parsel sayılı taşınmazın ... kaydının getirtilerek ... kayıt maliki veya maliklerinin davada taraf değilse davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilerek mahallinde yeniden keşif yapılmak suretiyle yüzülçümü daha geniş olan 118 ada 17 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçecek şekilde geçit kurulup kurulamayacağı hususu yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ...’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi