16. Ceza Dairesi 2019/11477 E. , 2021/2944 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
.
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
..., ..., ...,..., ..., ..., ...,
..., ..., ...,
..., ..., ....,...016 sanık ... hakkında,
14.01.2017 sanık ... hakkında,
21.09.2017 sanık ... hakkında,
13.12.2017 sanıklar ..., ... ve
... hakkında,
Hüküm : Sanıklar ..., ..., ...,
..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,
..., ..., ...,
..., ..., ...,
..., ..., ...,
...,...,...,...,
... ve ... hakkında TCK"nın 314/2,
3713 sayılı Kanunun 5/1. TCK"nın 62, 53, 58/9, 63.
maddeleri uyarınca;
Sanıklar ..., ..., ...,
..., ... ve ... ... hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 5/1. TCK"nın 53, 58/9, 63. maddeleri
uyarınca mahkumiyet kararlarına yönelik istinaf
başvurularının esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi,
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin tayin olunan cezaların süreleri itibariyle yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince; sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin ise, İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, "suç ve cezaların şahsiliği ilkesi" de gözetilerek sanığın eşinin benzer suçtan yargılanmasının, BankAsya"daki rutin bankacılık işlemlerinin ve Zaman Gazetesi aboneliğinin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
1-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarındaki hükümler yönünden:
Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanık ..."in ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı Bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarındaki hükümlerle ilgili olarak:
A-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... yönünden;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, anlaşılmakla sanıklar ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden sair temyiz itirazlarının esastan reddine, ancak;
a-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61/1. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle aynı Kanunun 3/1.
maddesi uyarınca; suçun işleniş biçimi, işlendiği yer ve zaman, meydana gelen tehlikenin ağırlığı bağlamında, sanıkların örgütte kaldıkları süre ve konumları ile faaliyetlerindeki yoğunluk, çeşitlililk ve süreklilik gibi ölçütler göz önünde bulundurularak, hakkaniyete uygun bir ceza tayini gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan yetersiz gerekçe ile teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
b-Sanık ... yönünden ayrıca, takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı tespit edilemeyen sanık hakkında yazılı şekilde yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
B-Sanık ... yönünden;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu"nun kabul edildiği gözetilerek,
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığına dair delilin özellikle etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanan tek sanık beyanının içeriği de nazara alındığında suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, hükümden sonra geldiği anlaşılan 257520 ID numaralı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının CMK 217. maddesi gereğince duruşmada okunup tartışılmasından sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ve yetersiz belge ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ... ile sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın tutuklulukta geçirdikleri süreler, bozma nedenleri, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve mevcut delil durumu gözetilerek tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine
gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.