12. Ceza Dairesi 2019/12311 E. , 2021/5180 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddelerine göre mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından sanık lehine temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü saat 13:30 sıralarında, sanığın sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahalde, bölünmüş asfalt kaplama iki şeritli yolda seyir halindeyken, olay mahalline geldiğinde aracının sağ ön tampon ve sağ ön yan kısımlarıyla önünde aynı istikamette seyir halinde olan müşteki ..."un sevk ve idaresindeki motosikletin sol yan kısımlarına çarpması sonucu, sürücü ... ve motosiklette yolcu olarak bulunan katılan ..."ın basit tıbbi müdahale ile giderilir şekilde yaralandıkları olayda; sanığın kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu anlaşılarak yapılan incelemede; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre mahalli Cumhuriyet savcısının sanık hakkında şartları oluşmasına rağmen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmamasının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2020 tarihli ve 2018/12-399 Esas-2020/154 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan ""failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı"" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi ile hükümde "75 gün adli para cezası" ibaresine yer verilerek karışıklığa neden olunması,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün birinci paragrafında yer alan, "kasta dayalı kusurunun ağırlığı" ibarelerinin "taksire dayalı kusurun ağırlığı", hükmün (6) numaralı paragrafında yer alan "75 gün adli para cezası" ibaresinin de, "150 gün adli para cezası" olarak değiştirilmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.