Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16403
Karar No: 2016/1928
Karar Tarihi: 18.02.2016

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/16403 Esas 2016/1928 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2015/16403 E.  ,  2016/1928 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/07/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen 26/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, mahkeme ilamının yerine getirilmemesi nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece dava husumet nedeni ile reddedilmiş; karar davacılar tarafından temyiz olunmuştur.
    Davacılar, Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/145 esas, 2009/286 karar sayılı ilamıyla kamulaştırmasız el atma nedeniyle hükmedilen tazminatı dosyanın davalısı ..... aleyhinde ilamlı icraya koyduklarını üç yılı aşkın süredir ilam gereğinin yerine getirilmediğini, bedelin ödenmediğini, davalıların mahkeme ilamının gereğini yerine getirmek ve ödemeyi yapmakla görevli olmalarına karşın Anayasanın 138. maddesine aykırı olarak ilam gereğini yerine getirmediklerini, haklarında görevi kötüye kullanma suçundan şikayetçi olduklarını, İdari yargılama Usulü Kanunu 28/4. maddesi uyarınca 30 gün içinde mahkeme kararını kasten yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine şahsen dava açılabileceğini bildirerek uğradıkları maddi ve manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır.
    Davalılar, öncelikle davanın husumetten reddi gerektiğini, aksi halde davacılar tarafından .... aleyhinde ilamlı icra yoluyla takip başlatıldığını, takibin derdest olduğunu, 25/07/2013 tarihinden itibaren her ay düzenli olarak davacıların hisselerine düşen tutarların taksitler halinde ödendiğini, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkemece, 2577 sayılı yasanın 28/4. maddesi uyarınca “Mahkeme kararlarının süresi içinde kamu görevlilerince yerine getirilmemesi halinde tazminat davası ancak ilgili idare aleyhinde açılabilir” hükmünü içerdiğinden davalıların pasif dava ehliyetleri bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, takibin dayanağını oluşturan ilamın Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/145 esas, 2009/286 karar sayılı ilamı olduğu ve infazı için icraya konulduğu, halen takibin derdest olduğu anlaşılmaktadır. 2577 sayılı yasa idari yargılama usulüne ilişkin olup 28/1. maddesinde “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.” ve 4. maddesinde de “Mahkeme kararlarının süresi içinde kamu görevlilerince yerine getirilmemesi hâlinde tazminat davası ancak ilgili idare aleyhine açılabilir.” düzenlemeleri mevcuttur. Anlaşılacağı üzere 2577 sayılı yasanın 28. maddesinin 4. fıkrasında idari yargı yerlerinden verilen mahkeme kararlarının süresi içinde uygulanmaması haline ilişkin bir düzenleme yapılmıştır. Adli yargı yerlerinden verilen kararların infazını kapsamamaktadır.
    Anayasanın 129/5. maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 13. maddesi uyarınca kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi halinin ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturacağından davanın ilgili yargı kolunda o kurum aleyhinde açılması gerekir.
    Somut olaya gelince, davacılar, davalıların görevlerini kasten yerine getirmedikleri ve böylelikle kendilerinin zarara uğradığını iddia ettiklerine göre davalı kamu görevlilerinin kişisel kusurlarına dayanmışlardır. Şu durumda davalılara husumet yöneltilebileceğinin kabulü ile işin esası incelenerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken davanın husumet nedeni ile reddi isabetli olmayıp kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi