Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16828
Karar No: 2018/4346
Karar Tarihi: 04.06.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/16828 Esas 2018/4346 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, yüklenicinin emlak satış sözleşmesinde belirtilen dairelerin satışının iptali ve tescili ile ikinci kademede tazminat taleplerini içermektedir. Davacı kısmen ödeme yaptığı ancak davalı tarafından sözleşmenin feshedildiğini iddia ediyor. Davalının görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay kararı bozarak, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bir uyuşmazlık olmadığı, taşınmaz satışı ve satış ilişkisi doğuran hakların TBK 237 ve devamı maddelerinde düzenlendiği belirtilerek, tüketici mahkemelerinin görevli olduğu vurgulanmıştır. Kanunun 3. maddesinin (k) bendindeki tanıma göre tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (l) bendindeki tanıma göre de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözle
14. Hukuk Dairesi         2016/16828 E.  ,  2018/4346 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 04.02.2016 gününde verilen dilekçe ile ... iptali ve tescil, ikinci kadamede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen 11.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, yüklenicinin temlikine dayalı ... iptal ve tescil davasıdır.
    Davacı vekili dava dilekçesinde, adi yazılı emlak alım satım sözleşmesine dayalı olarak davalı tarafından yapılacak olan binanın kuzey cephesindeki ve güney cephesindeki toplam iki dairenin davacıya satımının kararlaştırıldığını, davacının sözleşmede kararlaştırılan bedelin bir kısmını ödediğini, geriye kalan kısmını ise ödeyeceğini yazılı ve sözlü olarak davalıya bildirdiği halde davalının sözleşmeyi feshettiğini, ancak dairenin fiilen davacıya teslim edildiğini beyanla ... iptal ve tescil ile ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı vekili, satım sözleşmesinin adi yazılı şekilde yapıldığını bu nedenle geçerli olamayacağını ayrıca asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davacı ile davalının adi yazılı bir sözleşme akdettikleri, 6502 sayılı yasa kapsamında bir uyuşmazlık bulunmadığı, taşınmaz satışı ve satış ilişkisi doğuran hakların TBK 237 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, bu hali ile genel mahkemelerin görevli olduğu, ayrıca taşınmazın aynından kaynaklı davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır.
    Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır.
    Anılan kanunun 3. maddesinin (k) bendindeki tanıma göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (l) bendindeki tanıma göre de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
    6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 73. maddesinin (1) bendi gereğince de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir.
    Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan ... iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz olan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği; bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde, olayın özelliğine göre hakimin, Medeni Kanunun 2. maddesini gözeterek açılan tescil davasını kabul edebileceği" benimsenmiştir.
    Yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardan bağımsız bölüm satın alınması halinde Borçlar Kanununun 163. maddesi (TBK m. 184) gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olması yeterlidir, ayrıca resmi şekil şartı aranmaz.
    Somut olayda; davalı şirket emlak alım satım sözleşmesine konu 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin aynı zamanda ... kayıt maliki olsa da; aslında davacı ile aralarında akdedilen sözleşme gereğince yüklenici sıfatı ile hareket etmiş olup, yukarıda belirtildiği üzere sözleşmenin adi yazılı veya resmi şekilde yapılması da farketmeksizin; dava yüklenicinin temlikine dayalı olarak ... iptali ve tescil davası niteliğindedir. Bu nedenle o yerde ayrı bir tüketici mahkemesi varsa çekişmenin tüketici mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan bir zorunluluk olduğundan; mahkemece görevli olduğu halde asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verilen görevsizlik kararı usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi