17. Hukuk Dairesi 2015/2742 E. , 2018/1561 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, taraflar arasında imzalı bulunan 27.04.2006 tarihli "yatırımlı hayat sigorta poliçesi" gereği, poliçe priminin davacının kredi kartından otomatik olarak tahsil edildiğini, davalının kredi kartından provizyon alamadığı için primi tahsil edemediği gerekçesiyle poliçeyi feshettiğini davacıya sözlü olarak bildirdiğini, davalının HSGŞ C.1. maddesindeki şekle uymayan fesih bildiriminin geçersiz olduğunu, bu olaylar üzerine davacının 31.01.2011 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, poliçe nedeniyle yatırılan toplam 29.065,33 TL"nin davalıdan tahsili için başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini, bu aşamadan sonra davalının haricen 13.06.2011 tarihinde 15.820,34 TL. tutarında ödeme yaptığını belirterek ödenen bedelin düşülmesinden sonra kalan 13.244,99 TL"lik kısım için davalının takibe itirazının iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında imzalı 2006-2021 vadeli poliçe gereği ödenmesi gereken primlerin davacının kredi kartından tahsil edilmeye devam edildiği aşamada, otomatik tahsil yetkisi verilen kartın son kullanma tarihinin dolması nedeniyle 27.11.2009 tarihli primi tahsil edemediklerini, davacının bildirdiği adresine ihtar yollandığı gibi e-mail yoluyla da davacıya bilgilendirme yapıldığını, poliçenin feshi gibi bir durum bulunmadığını, davacıya yatırdığı primin kar paylı değeri (iştira bedeli) olan 15.820,34 TL"nin ödendiğini, davacının poliçe gereği ödediği primlerin iadesini talep hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; taraflar arasındaki poliçe ve sigorta genel şartları gereği, davacının bakiye prim alacağı talebinde haksız olduğu, davalı ödemesi dışında davacının poliçeden kaynaklanan bakiye alacağı kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; taraflar arasında imzalı poliçenin tanzim tarihi ve dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1326. maddesi gereğince, uzun süreli hayat sigortasında 3 yıldan sonraki zaman diliminde poliçe priminin ödenmemesi nedeniyle, poliçenin prim ödemesinden muaf poliçeye dönüştüğü; davalı sigortacının HSGŞ"nın C.1. maddesi yollamasıyla C.5. ve C.6 maddeleri gereği poliçeyi satın aldığı ve usulünce belirlenen iştira bedelini davacıya 13.06.2011 tarihinde ödediği hususları gözetildiğinde, davacının yatırdığı poliçe primlerinin tamamını talep etme hakkı bulunmamasına göre; davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 10,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 5.3.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.