Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/29814
Karar No: 2016/3280
Karar Tarihi: 18.02.2016

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/29814 Esas 2016/3280 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesini talep etmiştir. Yerel mahkeme davanın reddine karar vermiştir. Yargıtay ise iş sözleşmesinin işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında uyuşmazlık olduğunu belirtmiştir. Dosyadaki belgeler ve deliller incelendiğinde, davacının iş başvuru formunda fazla çalışmaya onay vermesine rağmen, fazla mesai yapmadığı gerekçesiyle iş akdinin feshedildiği anlaşılmaktadır. Fazla çalışma için işçinin onayının alınması gerektiği ve bu onayın her yıl başında yazılı olarak alınması gerektiği belirtilen kanun maddeleri açıkça ihlal edilmiştir. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin kabulü gerekirken reddedilmesi hatalıdır. Bu sebeple, Yargıtay kararı bozmuştur.
4857 sayılı yasanın 41/7. maddesi fazla çalışma için işçinin onayının alınması gerektiğini belirtmektedir. Bunun yanı sıra, aynı yasanın 63. maddesi çalışma sürelerinin düzenlenmesi için yönetmelik hazırlanması gerektiğini belirtmektedir. Bu madde doğrultusunda hazırlanan \"İş Kanununa
9. Hukuk Dairesi         2014/29814 E.  ,  2016/3280 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin 03/11/2010-15/03/2012 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, davacının işe girerken mesai saatlerinin 08:30-18:00 saatleri arası olduğunun söylediğini, 15 dakika yemek molası olduğunu, daha sonra davalı şirketin müvekkilinden 20:00’ye kadar çalışmasını istediğini, davacının ise saat 20:00 ye kadar çalışabilmesi için servis olması gerektiğini, çünkü o saatte eve dönüşünün zor olduğunu belirttiğini, bu nedenle davalı şirketin müvekkilinin iş ahlakına uymadığı gerekçesiyle iş akdini haksız feshettiğini, ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının çağrı merkezi departmanında çalıştığını, davalı şirkete başvuran herkese iş başvuru formu doldurtulduğunu, davacının formdaki fazla ve vardiyalı çalışma hususlarını kabul ettiğini, iş başvuru formunda ve iş akdinde belirtilen yükümlülüklere sözlü ve yazılı olarak uyarılmasına rağmen uymadığını, bu davranışları nedeniyle davacının iş akdinin İş Kanunu 25/II kapsamında feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, taraflar arasında yapılan yazılı iş sözleşmesinde davacının mesai yapmayı kabul ettiğinin sabit olduğu, bu suretle davacı işçinin işyerinde mesaiye kalmayı kabul etmemesinin davalı işverenliğe iş akdini haklı nedenle feshetme imkanı tanıdığından yapılan feshin haklı olduğu ve davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, iş sözleşmesinin işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında toplanmaktadır.
    Dosya kapsamına göre, davacının iş sözleşmesinin iş başvuru formunda fazla çalışmaya onay verdiği halde, fazla mesaiye kalmadığı gerekçesiyle işverence feshedildiği anlaşılmaktadır.
    Fazla çalışma ücretini düzenleyen 4857 sayılı yasanın 41/7. maddesinde, fazla çalışma için işçinin onayının alınması gerekeceği açıkça belirtilmiştir. Yine aynı yasanın çalışma süresini düzenleyen 63. maddesinde çalışma sürelerinin uygulanma şekillerinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır. Bu madde hükmü gereğince çıkartılan ve 06.04.2004 tarihli resmi gazetede yayınlanan İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği"nin 9. Maddesinde, “Fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma yaptırmak için işçinin yazılı onayının alınması gerekir. Zorunlu nedenlerle veya olağanüstü durumlarda yapılan fazla çalışma ve fazla sürelerle çalışma için bu onay aranmaz. Fazla çalışma ihtiyacı olan işverence bu onay her yıl başında işçilerden yazılı olarak alınır ve işçi özlük dosyasında saklanır.” düzenlemesi getirilmiştir. Davalı işveren tarafından dosyaya sunulan onay belgesi 2010 yılına ait olup, feshin gerçekleştiği tarihi kapsar bir onay belgesi sunulmamıştır. İşçiden fazla çalışma yapılması için onay alınmasını gerektirmeyecek zorunlu bir sebebin veya olağanüstü durumun var olduğu da iddia ve ispat edilmemiştir. Bu halde, davacının 2012 yılında fazla çalışma yaptırılmasına ilişkin onayı alınmadığı dosya içeriğince sabit olduğuna göre, işçinin onayı olmadan fazla çalışmaya kalmadığı gerekçesi ile iş akdinin feshi haksızdır. Kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi