Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/35316
Karar No: 2020/7435
Karar Tarihi: 18.06.2020

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/35316 Esas 2020/7435 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2019/35316 E.  ,  2020/7435 K.

    "İçtihat Metni"



    5607 sayılı Kanun"a aykırılık suçundan sanık ... hakkında açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda Hassa Asliye Ceza Mahkemesi"nin 16/04/2015 gün ve 2013/174 Esas - 205/518 Karar sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyizi üzerine,
    Dairemizin 17.10.2019 gün ve 2019/30177 Esas, 2019/13011 sayılı ilamıyla, hükmün onanmasına karar verilmiştir. Anılan kararda, "UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 08.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile, 27.04.2013 tarihli iddianame ile açılan kamu davası üzerine, Altınözü Asliye Ceza Mahkemesi"nce kurulan 2013/263 E. sayılı hükmün temyiz edilmeden kesinleştiği ve incelemekte olduğumuz dosya açısından hukuki kesintinin oluştuğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamede yer alan 1 numaralı bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.” açıklaması yapılmıştır.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.12.2019 gün ve 7-2016/148315 sayılı yazısı ile;
    “İTİRAZ NEDENLERİ :
    Sanık hakkında eldeki kamu davasının suç tarihine yakın tarihlerde işlediği benzer suçlar nedeniyle açılan davalarda zincirleme suç hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
    Sanık hakkında açılan akaryakıt kaçakçılığı davalarına konu eylemlerin suç tarihleri, iddianame ve hüküm tarihleri ile anılan hükümlere ilişkin kesinleşme tarihleri Ulusal Yargı Ağı (UYAP) sistemi üzerinden incelendiğinde;
    1- 06/04/2013 tarihli benzer eylem nedeni ile Reyhanlı Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 15/07/2013 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılamada Reyhanlı 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 12/01/2015 günlü ve 2013/601 esas- 2013/360 karar sayılı mahkumiyet kararının temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2019/99513 Tebliğname sırasında (önceki numarası 2014/130280 olduğu) incelemede bulunduğu görülmüştür.
    2- 08/04/2013 tarihli benzer eylem nedeni ile Altınözü Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 02/05/2013 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yapılan yargılamada Altınözü Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06/06/2013 tarih ve 2013/263 Esas - 2013/426 sayılı kararıyla sanığın mahkumiyetine dair hükmün temyiz edilmeden 18/07/2013 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.
    3- Temyiz incelemesine konu dosyamızda ise suç tarihi 28/04/2013 ve iddianamenin düzenlenme tarihinin 06/06/2013 olduğu anlaşılmıştır.
    5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanabilmesi için;
    a- Aynı suçun değişik zamanlarda birden fazla işlenmesi,
    b- İşlenen suçların mağdurlarının aynı kişi olması,
    c- Bu suçların aynı suç işleme kararı altında işlenmesi gerekmektedir.
    5607 sayılı yasaya aykırılık suçunda, suçun mağdurunun kamu olduğunda şüphe bulunmamaktadır. Aynı suçun değişik zamanlarda işlenmesi ve değerlendirilmesi yönünden ise içtihatlarda hukuki kesinti kavramı ortaya konulmuştur.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 08/04/2014 tarih ve 2013/7-591 Esas ve 2014/171 Karar sayılı kararında da ayrıntıları ile açıklandığı üzere, "Yapılmakta olan soruşturma sonucunda toplanan delillerin failin suçu işlediği yönünde yeterli şüphe oluşturması üzerine Cumhuriyet savcısınca şüpheli hakkında CMK"nun 170. maddesi uyarınca iddianamenin düzenlenmesiyle hukuki kesinti oluşmaktadır. İşlemiş olduğu suçtan dolayı henüz hakkında iddianame düzenlenmeden, sanığın aynı suç işleme kararıyla ve aynı mağdura karşı yeniden suç işlemesi durumunda, hukuki kesinti gerçekleşmeden aynı suçun işlenmesi söz konusu olduğunda sanık hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanacaktır. Bu ahvalde sanığın her suçtan ayrı ayrı cezalandırılması yoluna gidilmeyecek, sanığa bir suçtan ceza verildikten sonra hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle cezasından artırım yapılacaktır."
    Yukarıda belirtilen suç ve iddianame tarihlerine göre ;
    Sanığın 06/04/2013 tarihli eylemine dair mazot kaçakçılığı suçundan Reyhanlı Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15/07/2013 günlü iddianamesiyle, 08/04/2013 tarihli eylemine dair mazot kaçakçılığı suçundan ise Altınözü Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 02/05/2013 günlü iddianamesiyle kamu davası açıldığı anlaşılmıştır.
    Yargıtay Yüksek 19. Ceza Dairesi"nin 17/10/2019 gün ve 2019/30177 Esas, 2019/13011 Karar sayılı ilamında "..sanık hakkında 08.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile, 27.04.2013 tarihli iddianame ile açılan kamu davası üzerine, Altınözü Asliye Ceza Mahkemesi"nce kurulan 2013/263 E. sayılı hükmün temyiz edilmeden kesinleştiği ve incelemekte olduğumuz dosya açısından hukuki kesintinin oluştuğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamede yer alan 1 numaralı bozma görüşüne iştirak edilmediği" belirtilmiş ise de;
    Ulusal Yargı Ağı (UYAP) sisteminde yer alan Altınözü Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/263 Esas sayılı dosyası incelendiğinde iddianamenin 02/05/2013 tarihinde düzenlenmiş olduğu görülmüş, 02/05/2013 tarihli iddianame UYAP kayıtlarından çıkarılarak dosya içine eklenmiştir. Dosya da 27/04/2013 tarihli bir iddianame bulunmadığı Altınözü Asliye Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğü tarafından da teyit edilmiştir.
    Bu açıklamalara göre;
    06/04/2013 ve 08/04/2013 tarihli eylemleri hakkında iddianame düzenlenmeden önce itiraz konusunu oluşturan 28/04/2013 tarihli eylemin gerçekleşmesi sebebiyle, 06/04/2013, 08/04/2013 ve 28/04/2013 tarihli eylemleri arasında hukuki kesintinin bulunmaması ve sanığın üzerine atılı eylemlerin benzer mahiyette olması karşısında,
    Sanığın eylemlerinin suç yeri, suç konusu ve suçun işleniş biçimi hususları birlikte değerlendirilip, düzenlenen iddianame ile hukuki kesinti oluşacağı ve bundan sonraki eylemlerin ayrı bir suç teşkil edeceği, sanığın eylemlerinin aynı suç işleme kararı icrası kapsamında kalıp kalmadığı ve TCK"nın 43/1 maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi bakımından, anılan dosyaların getirtilip incelenmesi, gerektiğinde dosyaların birleştirilerek zincirleme suç hükümlerinin uygulanması, kesinleşmiş cezanın bu cezadan mahsubuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile her bir fiili yönünden ayrı ayrı mahkumiyet hükümleri kurulmasının yerinde olmadığı kanısındayız.” açıklaması ile yerel mahkemenin mahkumiyet hükmünün bozulması gerektiğinden bahisle itiraz edilmiştir.
    5271 sayılı CMK’nin 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
    Dairemizin 29/01/2020 gün ve 2019/27905 Esas, 2020/599 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
    Hassa Asliye Ceza Asliye Ceza Mahkemesince verilen 16.04.2015 gün ve 2013/174 Esas, 2015/518 karar sayılı hükmünün yeniden incelenmesi sonucunda;
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
    UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 06.04.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılmış olan Reyhanlı 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/601 E sayılı dosyasının bulunması karşısında,
    Anılan dava ile iş bu dava ile birleştirilerek; suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp , hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi