19. Hukuk Dairesi 2018/160 E. , 2019/1741 K.
"İçtihat Metni"19. HUKUK DAİRESİ
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi ( Tic. Mah. Sıf. )
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacılar vekili, davacıların dava dışı ..."un asıl borçlusu olduğu 25.01.2008 düzenleme tarihli ve 15.000 TL meblağlı krediye kefil olduklarını, asıl borçlunun kredinin bir kısmını ödeyememesi üzerine davalı bankanın davacılara yaptığı ihtar sonrası davacıların kefil oldukları ticari krediyi 11.05.2009 tarihinde kalan borcu ödemek suretiyle kapattıklarını, davalı banka tarafından davacılara 11.05.2009 düzenlenme tarihli kredinin tamamen kapatıldığına ilişkin belge verildiğini, daha sonra davalı banka tarafından dava dışı ... ile davalılara gönderilen ihtarnamede dava dışı ...’a verilen çek karnesi nedeniyle karşılığı bulunmayan çek yapraklarına karşılık davalı tarafından ödeme yapıldığını, toplam 27.240,64 TL’nin ödenmesinin talep edildiğini, davacıların yaptığı araştırmada, kefil oldukları ..."a kredinin kabulünden yaklaşık 2 ay sonra ihtarname içeriğinde belirtilen çek karnelerinin verildiğini öğrendiklerini, davacıların söz konusu çek karnelerinden hiçbir şekilde haberlerinin olmadığını, davalı bankanın davacılara bu yönde bir ihtar yapılmadığını, davacılar tarafından ... Noterliğinin 30.09.2009 tarih ve 10674 nolu cevabi ihtarname keşide edilerek dava dışı ..."a verilen çeklerin, kefil oldukları sözleşmeden sonra verildiğini, çek verilmesine kefil olmadıklarını, çek verilmesinden haberdar olmadıklarını, ayrıca sözleşme borcunun ödenerek kapatıldığı, kefaletlerinin sona erdiğini ve çeklere ilişkin kefalet borcunu kabul etmediklerini ve kefaletten vazgeçtiklerini bildirdiklerini, buna karşın davalının ... 2. İcra Müdürlüğünün 2009/6963 esas sayılı dosyası ile davacılar hakkında icra takibi başlattığını, haciz tehdidi altında davacıların 27.09.2012 tarihinde 41.665,00 TL icra dosyasına ödeme yaparak icra dosyayı kapattıklarını, ileri sürerek, ödenen 41.665,00 TL’nin tahsil tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte istirdatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı ile dava dışı ... arasında akdedilen genel nakdi gayri nakdi kredi sözleşmesine göre ...’un doğmuş ve doğacak tüm borçlarının 15.000 TL’sine her bir kefil için ayrı ayrı birbirlerinden bağımsız olarak kefil olduklarını, davalıların kefaletlerinin kefalet limitiyle sınırlı olarak süresiz olduğunu, sözleşme uyarınca, banka ile kredi borçlusu arasındaki sözleşmenin maddelerinin tamamının kefiller hakkında da aynen uygulanacağını, kredi sözleşmesindeki borçluyu borç altına sokan tüm hususları kefillerin de aynen garanti ve taahhüt ettiğini, davacıların kefaletin sona erdiğine ilişkin herhangi bir belge de sunmadıklarını, 11.05.2009 tarihinde davalı tarafından verilen ticari kredinin kapandığına dair yazıda kefaletin sona erdiği ve kefillerin ibra edildiğine dair bir ibarenin de yer almadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı bankanın dava dışı asıl borçlu ..."a verilen çek karnesi nedeniyle karşılıksız çıkan çeklerin asgari sorumluluk tutarlarının ödeme yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 3167 sayılı Çek Kanunu 3. ve 10. maddesi gereğince banka tarafından çek hamillerine ödenmesi nedeniyle doğan borç tutarını davacılardan müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla tahsil etmesinin doğru olduğu, zira davalı bankanın herhangi bir ibrası veya kefaletten vazgeçme veya davacıların kefaleti kurtarma yönünde beyanı bulunmadığı, davacıların kefaletinin geçerli bir şekilde devam ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 18/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.