3. Ceza Dairesi 2013/13078 E. , 2014/268 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
1) Sanıklar ... ve ..."nun mağdur ..."e karşı fiilerinden kurulan hükümlerin temyizen incelenmesinde,
Tayin edilen cezanın tür ve miktarına, 5237 sayılı Kanunun 50/5. maddesine göre; 14.7.2004 gün ve 5219 sayılı Kanunun 3/b maddesi ile değişik 1412 sayılı CMUK’un 305/1. maddesi gereğince kesin nitelikte olup hükmün temyizi mümkün bulunmadığından sanıklar müdafilerinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca talebe uygun olarak REDDİNE,
2) Sanık ... ve suça sürüklenen çocuk ... ..."e yönelik fiilinden dolayı kurulan hükümlerin temyizen incelenmesinde,
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün talebe uygun olarak ONANMASINA, 13/01/2014 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mağdur ... ..."i öldürmeye teşebbüs suçuna katıldığından bahisle açılan kamu davasının yargılaması sonucunda ... Ağır Ceza Mahkemesince 5 yıl 6 ay hapis cezasına mahkumiyet kararı verilmiş olup dairemiz çoğunluk görüşü ile karar onanmıştır.
Suça sürüklenen çoçuk ..."ya isnet edilen mağdur ... ..."i öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasından dolayı beraat kararı verilmesi gerektiği düşüncesi ile Daire çoğunluk görüşüne aşağıda belirtilen nedenlerle katılmıyorum.
Yargılamaya konu somut olay şu şekilde gerçekleşmiştir;
Sanıklar ..., ... ve suça sürüklenen çocuk ..."nın saat 24:00 sıralarında caddede yürürken sanık ..."nun mağdur ..."e omuz atması nedeniyle tartışma çıktığı, ..."in arkadaşı mağdur ... ..."in de tartışmaya katılması üzerine başlayan kavgada sanık ... ile suça sürüklenen çocuk ..."nın elleri ile ..."e vurarak yaraladıkları, sanık ..."ın ise üzerinde taşıdığı bıçak ile mağdur ... ..."e dört kez vurarak öldürmeye teşebbüs ettiği ve Murat ..."in yaralanması üzerine sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun olay yerinden kaçtıkları, olayı gören tanığın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Sanıklar ... ve ..."in hazırlık ve kavuşturma aşamasında cezadan kurtulmak ve suça sürüklenen çocuk ..."ın daha az ceza alacağını düşünerek suçu üstlenmesini istedikleri, bu yönde ifade verdikleri, mağdurlar ... ... ve ..."in ise tüm aşamalarda bıçakla vuran kişinin sanık ... olduğunu ifade etmişlerdir. Suça sürüklenen çocuk Murta Karaca ise sadece 13/04/2007 tarihinde zorunlu müdafii bulundurulmadan Cumhuriyet savcılığında alınan ifadesi ve sorgusunda mağdur ..."ı kendisinin bıçakladığını belirtmiştir.
Mağdur ... ..."in 30/04/2007 tarihinde hastahane polisine verdiği ifadede "suça sürüklenen çocuk ..."nın kendisinden para isteğini" vermeyince sanık ..."a hitaben " para vermiyor, bıçakla vur" demesi üzerine sanık ..."ın bıçakla vurduğunu söylediği, ancak 31/03/2009 tarihli duruşmada ve 05/03/2010 tarihli dilekçesinde "para isteme olayının olmadığını, suça sürüklenen çocuk ..."nın kendisine sözlü veya fiili müdahalesinin bulunmadığını, ceza almasından vicdanen rahansızlık duyduğunu" belirtmiştir.
1) Olay mağdur ..."in 13/04/2007 tarihli kolluk ifadesinde ayrıntılı şekilde açıkladığı şekilde gerçekleşmiştir. Sanıklar ve suça sürüklenen çocuk olaydan önce yağma yapmak ve mağdurları dövmek için önceden anlaşmamışlardır. Bu nedenle yağmaya teşebbüs suçu işlenmemiş sanıklar ve suça sürüklenen çocuk bu davadan beraat etmiştir. Tartışma sanık ..."nun mağdur ..."e omuz atması sonucu başlamış, sanık ... ile suça sürüklenen çocuk mağdur ..."e yumrukla vurmuşlar, ..."da bıçakla mağdur ... ..."i öldürmeye teşebbüs edecek şekilde yaralayıp kaçmışlardır.
Suça sürüklenen çocuk ile sanık ... aynı pozisyonda olup birlikte mağdur ..."i yaralamışlardır. Sanık ... mağdur ..."i yaramaktan ceza aldığı halde, suça sürüklenen çocuk yaralama ve
öldürmeye teşebbüs suçuna katılmaktan ceza almıştır. Suça sürüklenen çocuk ..."nın da sanık ... gibi sadece mağdur ..."e karşı yaralama suçundan ceza alması gerekmektedir. Bu nedenle suça sürüklenen çocuğun mağdur ... ..."e karşı öldürmeye teşebbüs suçuna azmettirmeden açılan davadan beraatine karar verilmesi gerekmektedir.
2) Suça sürüklenen çocuk ..."nın öldürmeye teşebbüs suçuna azmettirme suçundan ceza almasında mahkemece gösterilen deliller; mağdur ... ..."in 30/04/2007 tarihli hastahane polisince alınan ifadesi suça sürüklenen çocuğun 13/07/2007 tarihli Cumhuriyet savcılığı ve sorguda mağdura bıçakla vurduğuna dair suçu üstlendiği ifadeleri ile sanıklar ... ve ..."in suçun ... tarafından işlendiğine dair Cumhuriyet savcılığı ve kovuşturma aşamasında verdikleri ifadelere dayanmaktadır.
Mağdur ... ..."e bıçakla vurma eyleminin sanık ... tarafından işlendiği konusunda mağdur ve tanık ..."in beyanları ile suça sürüklenen çocuğun kovuşturma aşamasındaki beyanları karşısında hiçbir tereddüt bulunmamaktadır. Mahkemenin kabulü de bu yöndedir.
Suça sürüklenen çocuk ..."ın Cumuhriyet savcılığına ve sorguda verdiği ifadelerde suçu üstlendiği açıkça anlaşılmaktadır. Kaldı ki suça sürüklenen çocuk ..."nın 13/04/2007 tarihli Cumhuriyet savcılığı ifadesi ve sorgusunda zorunlu müdafii bulundurulmadığından, bu ifadeleri 5237 sayılı CMK"nin 150/2 maddesine aykırı olup hukuken geçersizdir. Suça sürüklenen çocuk mahkeme sorgusunda ise bu suçlamayı kabul etmemiştir. Mağdur ... ..."te tüm aşamalarda suça sürüklenen çocuğun kendisini bıçaklamadığını açıkça belirtmiştir.
3) İddianamede suça sürüklenen çocuk ..."nın yağma suçu için sanık ..."ı mağdura bıçakla vurması için azmettirmesi nedeniyle kamu davası açılmıştır.
Mahkumiyet kararının gerekçesinde suça sürüklenen çocuğun sanık ..."yi azmettirmesi sonucu öldürmeye teşebbüs suçunu işlendiğinin kabul edildiği halde, hüküm fıkrasında ise sanık ... ve suça sürüklenen çocuğun birlikte öldürmeye teşebbüs suçunu işlediklerinden dolayı hüküm kurularak çelişkiye düşülmüştür.
Kaldı ki; mahkeme sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında yağmaya teşebbüs suçunu işlemediklerini kabul ederek haklarında beraat kararı vermiştir. Bu nedenle suça sürüklenen çocuk ..."ın öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırması hukuki dayanaktan yoksun kalmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle suça sürüklen çocuk ..."nın sanık ..."ı birlikte öldürmeye teşebbüs veya bu suça azmettirme suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği düşüncesi ile çoğunluğun mahkumiyete yönelik (2) numaralı onama düşüncesine karşıyım. 13/01/2014