Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16200
Karar No: 2019/8633
Karar Tarihi: 17.12.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/16200 Esas 2019/8633 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/16200 E.  ,  2019/8633 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında,... Köyü çalışma alanında bulunan 647, 648, 649, 650, 651, 652 ve 654 parsel sayılı 23.000, 7700, 3800, 6600, 3800, 15300 ve 3400 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kamu orta malı mera vasfıyla tespit edilmiştir. İtirazı kadastro komisyonunda reddedilen davacı ..., tapu kaydı, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 647, 648, 649, 650, 651, 652 ve 654 parsel sayılı taşınmazların mera vasfı ile özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde keşif giderlerinin yatırılmadığı ve bu nedenle davacı tarafın 3402 sayılı Yasa"nın 36/1. maddesi uyarınca keşif delilinden vazgeçmiş sayıldığı ve mevcut delillerle de davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun düşmemektedir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 36/1. maddesinin, ispat külfeti kendisine düşen taraf aleyhine uygulanabilmesi için, öncelikle dosyanın keşfe hazır hale getirilmiş olması ve yapılması öngörülen keşfin gün ve saatinin belirlenmesi zorunludur. Bundan sonra keşfe ilişkin ara kararında, keşfe katılacak hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişi adayları, taraf tanıkları ve uzman bilirkişilere verilecek ücretler, vasıta parası ve yapılacak tebligatlarla ilgili masraflar kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgililere makul bir süre tanınmalı, ilgiliye tanınacak süre ile keşif günü arasında da bilirkişi adayları, taraf tanıkları ve uzman bilirkişilere çıkarılacak davetiyelerin muhatabına ulaşabilmesi için yine uygun bir sürenin bulunmasına özen gösterilmeli, bu ara kararına uymamanın sonuçları, hazır bulunan davacıya ihtar edilmeli, hazır bulunmayanlara ise usulüne uygun şekilde tebliğ edilmelidir. Mahkemece, hükme esas alınan 27.09.2012 tarihli keşif ara kararının anılan hususları tam olarak kapsamadığı anlaşılmaktadır. Davacı, dosyaya sunduğu 16.01.1997 tarihli delil dilekçesi ile tanıklarını bildirdiği halde, mahkemece keşif ara kararı kurulurken tanıklar için davetiye ücreti belirlenip, masraf kalemleri içerisine dahil edilmemiş; davacı tarafça daha önceden dosyaya yatırılan keşif avansı mahsup edilip, kalan miktar üzerinden kesin süre verilmesi gerekirken, daha önce yatırılan keşif avansı hiç dikkate alınmamış ve ara kararda keşif gün ve saati belirlenmemiştir. Bu haliyle, keşif ara kararı yasada öngörülen şekilde oluşturulmadığından, ara kararda belirtilen kesin süreye uyulmamış olması, davacı tarafın keşif deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılması sonucunu doğurmaz.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, ispat yükü kendisinde olan davacı tarafa, keşif için belirlenecek avansı yatırması için 3402 sayılı Yasa"nın 36. maddesi uyarınca yeniden ve yöntemine uygun şekilde makul bir süre verilmeli, süresi içerisinde ara kararın gereklerinin yerine getirilmesi durumunda mahallinde keşif yapılmalı, bundan sonra da toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi