11. Ceza Dairesi 2016/3829 E. , 2018/3958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
1)Sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen 2004 takvim yılında “sahte fatura kullanmak” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırına göre, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 31.12.2005 suç tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2. ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
2)Sanık hakkında defter ve belge ibraz etmeme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 09.06.1998, 1998/11-154 E., 1998/213 K. ve Dairemizin, 02.02.2012, 2011/11383 E., 2012/950 K. sayılı kararlarında açıklandığı üzere, VUK"nın 139. maddesine göre; vergi incelemeleri, esas itibarıyla incelemeye tabi olanın iş yerinde yapılır. İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse inceleme dairede yapılabilir. İş yeri faal olan mükelleflere gönderilen, defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi yönünden yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığından suçun unsurları oluşmayacaktır. Somut olaya gelince, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın sanığa iş yerinde 16.05.2009 tarihinde yapıldığı, defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazı için denetmenlik adresine getirilmesinin istenerek sürecin mükellef aleyhine tersine çevrildiğinin anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti açısından; hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin, iş yerinde faaliyetin devam edip etmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması, iş yeri dışında inceleme yapılmasına ilişkin bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
b)Kabule göre;
aa)Defter ve belgelerini vergi incelemesine esas olmak üzere vaki istem üzerine merciine teslim etmediğinden bahisle eylemine uyan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/a-2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılan sanık hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunda somut bir zarara yer verilmediği, vergi ve cezaların eylemden doğan zarar niteliğinde bulunmadıkları anlaşılmaktadır. Şu halde sanık hakkında "defter ve belgeleri gizlemek" eylemi nedeniyle CMK"nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı cihetle, engel sabıkası bulunmayan ve hükmolunan hapis cezası “tekrar suç işlemeyeceği” kanaatiyle ertelenen sanık hakkında, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 08.02.2008 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesiyle değişik CMK"nun 231. maddesinin uygulanmaması,
bb)Suç tarihinde yürürlükte bulunan, 08.02.2008 gün ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 276. maddesi ile değişik 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 359/a-2 maddesi gereğince, temel cezanın alt sınırının 1 yıl hapis cezasına çıkarıldığı gözetilmeden 6 ay olarak uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sonuç ceza bakımından sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 26.04.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.