Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınan erteli hapis cezasının dayanağı olan mala zarar verme suçunun hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma kapsamına alınmış olması karşısında anılan suça ilişkin mahkumiyet hükmü açısından uyarlama yapılıp yapılmadığı araştırılıp, bunun sonucuna göre seçimlik ceza öngören TCK’nın 125. ve 86/2. maddelerinde düzenlenen hakaret ve yaralama suçlarından hapis cezasının tercih edilip edilmeyeceğinin ve sanık hakkında CMK"nın 231. ve TCK"nın 50. ve 51. maddelerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kabule göre de; TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz nedenleri bu nedenle yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.