Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16131
Karar No: 2018/4278
Karar Tarihi: 30.05.2018

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/16131 Esas 2018/4278 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kendi mülkiyetindeki taşınmazın genel yola çıkışının olmadığını belirterek, davalılara ait diğer taşınmazların uygun olan kesiminden geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Mahkeme, 30.03.2015 tarihli fen bilirkişi krokisine göre 1 metre eninde ve toplam 29.17m2'lik bölümde geçit hakkı tesisine karar vermiştir. Ancak, geçit hakkı davalarında davacıların subjektif arzularına göre değil objektif kurallara göre geçit yeri saptanmalı, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davacıya ait taşınmazın ana yola ulaşabileceği tüm alternatifler incelenerek, saptanacak en uygun güzergahtan geçit hakkı kurulması gerekir. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile karar verildiğinden hükmün bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi
- Türk Medeni Kanunu'nun 748/3 ve 1012. Maddesi
- Yeni Tapu Tüzüğü'nün \"irtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili\" başlıklı 30. Maddesi
14. Hukuk Dairesi         2015/16131 E.  ,  2018/4278 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.12.2014 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı vekili, davacının maliki olduğu 173 ada 8 parsel sayılı taşınmazın genel yola çıkışının olmadığını belirterek, davalılara ait 173 ada 7 ve 10 parsel sayılı taşınmazların uygun olan kesiminden geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın kabulüne, davacının 173 ada 8 parsel sayılı taşınmazı yararına, davalılara ait 173 ada 7 ve 10 parsel sayılı taşınmazlardan 30.03.2015 tarihli fen bilirkişi krokisine göre 2 no"lu seçenek olarak gösterilen 1 metre eninde ve toplam 29.17m2"lik bölümde geçit hakkı tesisine karar verilmişitir.
    Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının subjektif arzularına göre değil objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle ... alanlarında nihayet bir ... aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükmden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazının değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşımazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. Maddesi ile yeni ... Sicil Tüzüğünün "irtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili" başlıklı 30. Maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
    Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
    Somut olayda; davacının 173 ada 8 parsel sayılı taşınmazının geçit ihtiyacının bulunduğu açıktır. Mahkemece, üç ayrı alternatif üzerinde durulmuş, kroki"de 2 No"lu alternatif olarak gösterilen 1 metre enindeki yerden geçit hakkı kurulmuştur. 1. ve 3. alternatif olarak gösterilen yerlerden geçit hakkı kurulmasına ilişkin istemin reddi, bu geçit yerlerinin taşınmazları ikiye bölerek ekonomik ve kullanım bütünlüğünü bozması nedeniyle doğrudur. Ancak, geçit hakkı davalarında davacıların subjektif arzularına göre değil objektif kurallara göre geçit yeri saptanmalı, bunun içinde yukarıda açıklanan ilkeler ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davacıya ait taşınmazın ana yola ulaşabileceği tüm alternatifler incelenerek, olumlu ve olumsuz yönleri araştırılmak suretiyle saptanacak en uygun güzergahtan geçit hakkı kurulması gerekir. Şu duruma göre, belirlenen güzergahlar dışında davalı 10 parsel sayılı taşınmazın kuzey doğu sınırını takiben ve bununla birlikte 11 parsel sayılı taşınmazın dogu sınırını takiben geçit kurulup kurulamayacağı incelenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu yön gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi