Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/9367 Esas 2019/5836 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9367
Karar No: 2019/5836
Karar Tarihi: 07.05.2019

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/9367 Esas 2019/5836 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, taksirle yaralama suçundan Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmış ve TCK'nın 89/1-2-4, 62/1, 52/2-4, 53/6 maddeleri uyarınca mahkum edilmiştir. Sanık, kamyonuyla seyir halindeyken yolun sağına savrulduğu aracıyla yol üzerinde park halinde bulunan traktöre ve yaya çarpmış, kazada iki kişi yaralanmıştır. Mahkemece sanığın eylemi TCK'nın 89/4 maddesi kapsamına girdiği ve alt sınırdan uzaklaşarak yazılı şekilde cezalandırılmasına karar verildiği belirtilmiştir. Ancak Yargıtay'a yapılan temyiz başvurusunda sanığın asli kusurlu olarak sebep olduğu olayda TCK'nın 89/4 maddesi kapsamında olduğunun gözetilmediği ve cezanın eksik verildiği tespit edilmiştir. Kararda, TCK'nın 61/1 ve 22/4 maddelerinde yer alan ölçütler göz önüne alınarak adil bir cezanın hakkaniyete uygun olarak belirlenmesi gerektiği açıklanmıştır. Sonuç olarak, sanığın cezası TCK'nın 50/1a ve 52/2 maddeleri uyarınca 150 gün adli para cezasına çevrilmeye ve sosyal-ekonomik durumu dikkate alınarak 3000 TL para cezası ile cezalandırılmasına hükmedilmiştir.
Kanun maddeleri: TCK'nın 89/1-2-4, 62/1, 52/2-4, 53/6, 50/2, 89/4, 61/1 ve 22/4.
12. Ceza Dairesi         2017/9367 E.  ,  2019/5836 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1-2-4, 62/1, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    TCK"nın 50/2. maddesi gereğince seçimlik cezalardan hapis cezası seçildikten sonra paraya çevrilemeyeceğinin düzenlendiği ancak sanığın eyleminin TCK"nın 89/4. maddesi"" fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur "" kapsamında kaldığı anlaşıldığından , tebliğnamedeki görüşe iştirak edilememiştir.
    Dosya içeriğine göre olay günü saat 11.45 sıralarında meskun mahal içerisinde eğimli bir yolda sanığın sevk ve idaresindeki kamyonu ile seyrederken, sağa doğru dönüş yaptığı esnada, yolun sağına savrulduğu aracı ile yol üzerinde park halinde bulunan katılan ..."ya ait traktörün arka kısmına ve traktörün yanında bulunan katılan yaya ..."a çarpması şeklinde meydana gelen ve katılan ... basit tıbbi müdahaleyle iyileşebilir şekilde, diğer katılan ..."ın ise basit tıbbi müdahaleyle iyileşemez ve 2. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması , aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanığın asli kusurlu olarak sebebiyet verdiği kazada, katılan ... basit tıbbi müdahaleyle iyileşemez ve 2. derecede kemik kırığı oluşacak şekilde diğer katılan ... ise basit tıbbi müdahaleyle iyileşecek şekilde yaralandığı olayda, eylemin TCK"nın 89/4, maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK"nın 89/1-2 ve 4. maddeleri uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
    Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin (50/1-a) gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün birinci fıkrasının birinci fıkrasınında bulunan ""89/1-2 ve 4. maddeleri"" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine ""89/4. maddesi"" eklenmesi ve hükmün birinci fıkrasının üçüncü paragrafı, “Sanığa verilen hapis cezasının, TCK"nın 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca 150 gün karşılığı adli para cezasına çevrilmesine, sanığın sosyal ve ekonomik durumu dikkate alınarak, bir gün karşılığı takdiren 20 TL"den paraya çevrilip, 3000TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde düzeltilmesi; suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.