Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5637 Esas 2019/4926 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5637
Karar No: 2019/4926
Karar Tarihi: 10.07.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5637 Esas 2019/4926 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Ceza Dairesi'nde görülen davada sanık, silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulundu ve hapis cezası ile mahkum edildi. Sanığın temyiz başvurusunda ileri sürdüğü nedenler reddedildi. Ancak, sanığın cezasının uygulama şekli ile ilgili olarak bir yanlışlık tespit edilerek karar bozuldu. Sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimi uyarınca çektirilmesine karar verilirken sadece TCK'nın 58/9 maddesi gösterilmesi gerektiği, ancak anılan maddenin atıf maddesi olarak kabul edilerek uygulama yeri bulunmayan TCK'nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verildiği belirtildi. Bu nedenle karar bozuldu ve cezanın uygulama şekli düzeltildi. Kanun maddeleri ise TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/6-9, 62 ve 63 olarak belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2018/5637 E.  ,  2019/4926 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Sanık hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/6-9, 62, 63 maddeleri gereğince hapis cezası ile mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanığın, sanığın eşinin ve sanık müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının sair temyiz itirazlarının esastan reddine, ancak;
    Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen cezanın, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak karar yerinde sadece TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken, anılan maddenin atıf maddesi olarak kabulü ile uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 58/6 maddesi gereğince tekerrür uygulanmasına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın, sanığın eşinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 6. paragrafındaki "delaletiyle TCK"nın 58/6. maddesi” ibaresinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.