Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3824
Karar No: 2018/3919
Karar Tarihi: 25.04.2018

Defter ve belgeleri ibraz etmeme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/3824 Esas 2018/3919 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık hakkında sahte belge düzenleme ve sahte belge kullanma suçlarından açılan kamu davasında, defter ve belgeleri ibraz etmeme suçu sebebiyle mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak mahkeme yargılamanın eksik olduğu gerekçesiyle kararı bozmuştur. Yargıtay'ın bozma kararındaki sebepler şunlardır:
1. Mütalaa bulunulmadan hüküm kurulmuştur.
2. Vergi incelemesi yapılması için çıkarılan tebligatın hukuki geçerliliği incelenmemiştir.
3. Temel ceza belirlenirken lehe yasa değerlendirmesi yapılmamıştır.
4. Cezanın ertelenmesi kararı için yasanın aradığı şartlar yerinde tartışılmamıştır.
5. Suç tarihi yanlış yazılmıştır.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 367. maddesi (kovuşturma şartı olan mütalaa)
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 139. maddesi (vergi incelemesi)
- 5904 sayılı Yasa'nın 23. maddesi (ceza alt sınırı)
- 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi (hükmün açıklanmasının geri bırakılması) ve 321. maddesi (bozma sebepleri)
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi (bozma kararı)
11. Ceza Dairesi         2016/3824 E.  ,  2018/3919 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belgeleri ibraz etmeme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Sanık hakkında 14.12.2009 tarihli iddianame ile sahte belge düzenleme ve sahte belge kullanma suçlarından kamu davası açıldığının anlaşılması karşısında; mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    1-Sanık ... hakkında, “defter -belge ibraz etmeme” suçundan mütalaa bulunmadığı görülmekle, 213 sayılı VUK"nın 367. maddesi gereğince kovuşturma şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği Defterdarlıktan sorulduktan sonra, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de;
    a)213 sayılı Kanunun 139. maddesinde yazılı istisnaların bulunmaması halinde vergi incelemesinin mükellefin işyerinde yapılması gerektiği, sanığa vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkarılan tebligatın 22.07.2009 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla; hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Kanunun 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediğinin, işyerinde faaliyete devam edip etmediğinin incelemeyi yapan vergi denetmeninden sorulması, işyeri dışında inceleme yapılmasını gerektiren bir tespiti varsa belgesinin dosyaya ibrazının istenmesi, aksi takdirde yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmadığından sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
    b)16/06/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5904 sayılı Yasanın 23. maddesiyle yapılan değişiklik ile 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359/a-2. maddesinde yazılı cezanın alt sınırı 18 aya çıkarıldığı halde, temel ceza belirlenirken lehe yasa değerlendirmesi yapılmaksızın 1 yıl hapis cezası takdir edilerek eksik ceza tayini,
    c)Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; ileride bir daha suç işlemeyeceği yönünden mahkemeye kanaat geldiğinden cezası ertelenen ve suç tarihinde engel adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında yasanın aradığı objektif ve sübjektif şartlar karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    d)Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında, defter ve belgelerin ibrazı için tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 15 günlük sürenin sonu olan “07.08.2009” yerine, “2006-2009” olarak yanlış yazılması,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; 25.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi