9. Hukuk Dairesi 2015/26527 E. , 2016/3126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının 2013 yılı içerisinde 10 gün rapor aldığını, çalışmadan verim alınamamış olması vs. nedenlerden dolayı İş akdinin feshedildiğini, iş akdi fesih yazısında belirtilen 25 günlük raporun çalışma koşullarından dolayı ayağının altında çıkan kistin ameliyatla alınmasından dolayı kullanıldığını, ameliyatın Özel Hekimler Tıp Merkezinde gerçekleştiğini, bunun bir defaya mahsus bir durum olduğunu, sık sık rapor alınması olgusunun içine girmediğini, davacının ameliyattan sonra işinin başına dönerek çalışmaya başladığını, hastalığından dolayı rapor almış olmasının verimsiz olduğunu göstermeyeceğini, verimsizlik için daha objektif kriterlere ihtiyaç olduğunu, 1 yıl içinde 10 gün raporlu olma halinin makul sürenin aşılması durumu olmadığını, savunmasının alınmadığını, aradan uzun bir süre geçtikten sonra iş akdinin feshedildiğini iddia ile davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davacının 01.01.2010-27.02.2014 tarihleri arasında davalı şirkette görev yaptığını, yapılan tüm işlemlerin, yasaya ve usule uygunu, davalı şirketin 20.08.2008 tarihinde kurulduğunu, temsil, yolcu trafik, yük kontrolü, haberleşme, ramp, uçak hat bakım uçuş operasyon, ulaşım, ikram, gözetim ve yönetim, uçak özel güvenlik hizmet ve denetimi hizmetlerini yapmak amacıyla kurulmuş bir şirket olduğunu, hiçbir zaman iş akdinin feshini ilk çare olarak görmediğini, yeni kurulan bir firma olması, aralarında..... gibi birçok havayolu şirketine yer hizmetleri vermesi vb. bu işlerin yapılabilmesi için çalışma sisteminin dinamik, sorunsuz ve hızlı bir şekilde olması gerektiğini, ancak davacının görevine gerekli özeni göstermediğini, değişik rahatsızlıkları gerekçe göstererek sık sık viziteye çıktığını, Yargıtay 9, Hukuk Dairesinin kararı ile personelin sık sık viziteye çıkmış olmasının haklı fesih nedeni olarak karara bağlandığını, davacının bu tutum ve davranışlarının işyerindeki çalışma disiplini yönünden, diğer çalışanları da etkileme noktasına gelmesi nedeniyle, en son çare olarak iş akdinin feshi kararı alınmak zorunda kalındığını, bu durumda vardiya düzeni ile çalışan davalı şirketin ilgili departmanında, eksik personel ile çalışılmak zorunda kalındığını, yürütülen operasyonda aksamalar meydana geldiğini, operasyonun normal işleyişinin bozulduğunu ve işyerindeki uyumun olumsuz yönde etkilendiğini, ayrıca davacının söz konusu rahatsızlığı ve sık sık almış olduğu raporların çalışma verimini olumsuz yönde etkilediğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece fesih bildiriminde, davacının toplam 35 gün rapor kullanarak işe devam etmemesi nedeniyle işlerin aksamasına ve iş gücü planlamasının olumsuz etkilenmesine sebep olduğu belirtildiği, davacının 2011, 2012 yılları içinde rapor aldığı, 2013 yılı içerisinde 21/03/2013-27/11/2013 tarihleri arasında toplam 8 adet rapor aldığı, fesih tarihinden hemen önceki tarihlerde de toplam 10 gün rapor aldığı davalının davacıyla çalışma ilişkisini devam ettirmesinin beklenemeyeceği, feshin geçerli nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu"nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (04.04.2008 gün ve 2007/29752 Esas, 2008/7448 Karar sayılı ilamımız).
İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz. (Dairemizin 01.12.2008 gün ve 2008/6294 Esas, 2008/32601 Karar sayılı ilamı).
Somut uyuşmazlıkta, davacının iş sözleşmesi çalışmalarından verim alınamaması 2013 yılında 10 gün rapor alması konuyla ilgili yazılı açıklama istendikten sonra da 25 gün rapor kullanması nedeniyle 27.02.2014 tarihinde feshedilmiştir. Davacıdan 26.12.2013 tarihinde 2013 yılı içerisinde 21.03.2013-27.11.2013 tarihleri aralığında 8 ayrı raporla toplam 10 gün rapor almasıyla ilgili savunması istenmiştir.
Mahkemece davacının 2011 ve 2012 yıllarında da raporlar kullandığı ifade edilmişse de, fesih bildiriminde 2013 yılındaki raporları ve bu raporlarla ilgili savunma istendikten sonra 25 gün rapor kullanması feshe gerekçe yapılmış olup geçmiş dönem raporları feshe gerekçe yapılmamıştır.
Ayrıca davacının 2013 yılı raporlarıyla ilgili savunma istendikten sonra 25 gün rapor kullanması feshe gerekçe yapılmışsa da, bununla ilgili davacının savunması istenmemiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 19/2 maddesi uyarınca savunma istenmeyen bir konu feshe gerekçe yapılamaz. Kaldı ki söz konusu 25 günlük raporun 23 gününün davacının ayağında oluşan kitleye müdahale nedeniyle verildiği bunun 20 gününün blok olarak verildiği görülmektedir.
Davacı 21.03.2013-27.11.2013 tarihleri arasında 8 ayrı raporla 10 gün rapor kullanmış olup alınan rapor sayısı ve toplam raporlu olunan gün sayısı çalışma hayatı içerisinde makul görülerek davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığının kabulü gerekirken yazılı şekilde hatalı değerlendirmeyle davanın reddine karar verilmesi bozma nedenidir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Sonuç:
Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
6. Davacının yaptığı 384.20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 1.800 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak oybirliği ile 18.02.2016 günü karar verildi.