13. Ceza Dairesi 2018/2207 E. , 2018/6087 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Konut dokunulmazlığını ihlal etme, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/2-f, 143/1, 116/4, 119/1-c ve 151/1. maddeleri gereğince 5 yıl 10 ay hapis, 2 yıl hapis ve 4 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair Ünye Asliye Ceza Mahkemesinin 08/10/2009 tarihli ve 2008/822 esas, 2009/730 sayılı kararının, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 25/03/2013 tarihli ve 2012/16776 esas, 2013/8065 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, sanığın 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik doğrultusundaki uzlaşma talebinin reddine dair Ünye 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/10/2017 tarihli ve 2008/822 esas, 2009/730 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan ek kararın mala zarar verme suçu yönünden kaldırılmasına ilişkin Ünye Ağır Ceza Mahkemesinin 26/10/2017 tarihli ve 2017/763 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 06.03.2018 gün ve 94660652-105-52-12754-2017-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 12.03.2018 gün ve 2018/19878 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
5271 sayılı Kanun"un 253/3. maddesinin 2. cümlesindeki “Uzlaşma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz” şeklinde hüküm mevcut ise de bu hükmün, suç tarihi olan 30/10/2008 tarihinden sonra 26/06/2009 tarihinde eklendiğinden bahisle Ünye Ağır Ceza Mahkemesince mala zarar verme suçu yönünden itirazın kabulüne karar verilmiş ise de; 30/10/2008 suç tarihi itibarıyla, 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 3. fıkrasında “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” ibaresinin bulunduğu ve 5237 sayılı Kanun’un 151. maddesinde düzenlenen mala zarar verme suçunun aynı Kanun’un 168. maddesine göre “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” kapsamında olduğundan uzlaşma hükümlerine tâbi olamayacağı, 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin 3. fıkrasındaki “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı ancak, “Uzlaşma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmesi hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz” şeklindeki hükmün yürürlükte olması nedeniyle, 30/10/2008 tarihinde işlenmiş olsa bile uzlaşma kapsamına girmeyen konut dokunulmazlığını ihlal etme ve hırsızlık suçuyla birlikte işlenmiş mala zarar verme suçu için uzlaşma hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
06.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 5560 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesine eklenen 4. fıkra gereğince “Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlali veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.” ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "uzlaşma" başlıklı 253/3. maddesinin suç tarihi itibariyle, "Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez. Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz.” şeklinde düzenlenmesi karşısında, 30/10/2008 olan suç tarihi itibarıyla, hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla işlenen mala zarar verme suçunun şikayete tabi olmadığı gibi 5237 sayılı TCK’nın 168. maddesine göre “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar” kapsamında olduğundan uzlaşma hükümlerine tâbi olmadığı anlaşılmakla, itirazın bu nedenle reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, Ünye Ağır Ceza Mahkemesinin 26/10/2017 tarihli ve 2017/763 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 19/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.