13. Ceza Dairesi 2018/2218 E. , 2018/6082 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Basit hırsızlık suçundan sanık ..."in mahkumiyetine dair Konya 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/03/2012 tarihli ve 2011/59 esas, 2012/134 sayılı kararının infazı sırasında 02/12/2016 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilamdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle uyarlama kararı verilmesi ve infazın durdurulması talebinin kabulü ile infazın durdurulmasına ilişkin Konya 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/12/2016 tarihli ve 2011/59 esas, 2012/134 sayılı ek kararından sonra sanığa ulaşılamadığı ve bu nedenle uzlaşma sağlanamadığından bahisle ilamın infazının devamına dair aynı Mahkemenin 24/03/2017 tarihli ve 2011/59 esas, 2012/134 sayılı ek kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 27.02.2018 gün ve 94660652-105-42-649-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 08.03.2018 gün ve 2018/18819 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Uzlaştırmacının müştekiye çağrı yapamamasından dolayı uzlaştırma bürosundan uzlaştırma teklifinin müştekinin bilinen son adresine gönderilmesini talep etmesi üzerine, müştekinin gerekçeli kararda yazan bilinen son adresine gönderilen teklif forumunu içeren tebliğin müşteki adresten taşındığından dolayı iade gelmesinden sonra Ceza Muhakemesi Kanunu"na Göre Uzlaştırmanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 11. maddesi gereğince uzlaşma işlemlerinin sonlandırılmasına ve taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamadığına dair düzenlenen rapor nazara alınarak hapis cezasının aynen infazına verilmiş ise de;
Uzlaşma ile ilgili mevzuatımızda yer alan tebligata ilişkin hükümlere bakıldığında, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır."
Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliğinin 7/12. maddesinde yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde soruşturma veya kovuşturma konusu suçla ilgili uzlaştırma yoluna gidilmez."
Aynı Yönetmeliğin 29/7. maddesinde yer alan, "Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle de yapılabilir. Ancak, bu çağrı uzlaşma teklifi anlamına gelmez."
Anılan Yönetmeliğin 29/6. maddesinde yer alan, "uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır."
Bahsi geçen Yönetmeliğin 29/5. maddesinde yer alan, "Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir."
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/1. maddesinde yer alan, "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır."
Aynı Kanun"un 21/1-2. maddesinde yer alan, " Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır. Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır."
Şeklindeki düzenlemeler hep birlikte değerlendirildiğinde;
Kendisine uzlaştırma işlemlerini gerçekleştirmek üzere dosya tevdi edilen uzlaştırmacının öncelikle uzlaştırma teklifi yapılacak ilgililere telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi araçlardan yararlanılmak suretiyle uzlaştırma teklifi yapmak üzere çağrı yapması, şayet belirtilen şekilde çağrı yapılamaz ise bu defa uzlaştırmacının ilgili savcılık nezdinde kurulmuş uzlaştırma bürosundan uzlaşma teklifi yapılmasını talep etmesi gerektiği, böyle bir taleple karşılaşan büronun da muhatabına ulaşamaması durumunda öncelikle muhatabın bilinen son adresine tebliğ yapması, tebligatın iade gelmesi durumunda bu defa muhatabın mernis adresinin tespitini yaparak, mernis adresi ile bilinen en son adresin aynı olduğunun anlaşılması halinde 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi gereğince işlem yapılması, mernis adresinin farklı bir adres olduğunun anlaşılması durumunda ise mernis adresine aynı Kanun"un 10/1. maddesi gereğince tebligat yapılması gerektiği;
Somut olayda uzlaştırmacının müştekiye uzlaşma teklifi yapmak üzere çağrı yapmaya çalıştığı ancak ulaşamadığı, bu durum üzerine bürodan müştekinin bilinen son adresine uzlaştırma teklifinin gönderilmesini talep ettiği ve büronun da müştekinin bilinen son adresine tebliğ çıkardığı ancak müşteki adresten taşındığından tebligatın iade olduğu görülmekle, bu aşamadan sonra yukarıda detaylıca açıklandığı üzere öncelikle tebliğ iadesine konu adresin mernis adresi olup olmadığının araştırılması ve müştekinin mernis adresinin tespitinden sonra sonucuna göre 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca tebliğ işlemlerine devam edilmesi gerekirken, büro tarafından sanığın bilinen son adresine teklif formu gönderilmesi ve gönderilen tebliğin iade edilmesi üzerine usulünce tanzim edilmeyen rapor nazara alınarak uzlaşma sağlanamadığından bahisle yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Dosya kapsamına göre, uzlaştırmacının müştekiye uzlaşma teklifi yapmak üzere çağrı yapmaya çalıştığı ancak ulaşamadığı, bu durum üzerine bürodan müştekinin bilinen son adresine uzlaştırma teklifinin gönderilmesini talep ettiği ve büronun da müştekinin bilinen son adresine tebliğ çıkardığı ancak müşteki adresten taşındığından tebligatın iade olduğu görülmekle, öncelikle tebliğ iadesine konu adresin mernis adresi olup olmadığının araştırılması ve müştekinin mernis adresinin tespitinden sonra sonucuna göre 7201 sayılı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca tebliğ işlemlerine devam edilmesi gerekirken, büro tarafından müştekinin bilinen son adresine teklif formu gönderilmesi ve gönderilen tebliğin iade edilmesi üzerine usulünce tanzim edilmeyen rapor nazara alınarak uzlaşma sağlanamadığından bahisle yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbar yazısı incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmüş olduğundan KABULÜ ile hırsızlık suçundan sanık ... hakkında Konya 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/05/2015 tarihli ve 24/03/2017 tarihli ve 2011/59 esas, 2012/134 karar sayılı ek kararı ile verilen hükmün belirtilen nedenle 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak üzere BOZULMASINA, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 19/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.