6. Ceza Dairesi 2013/31343 E. , 2016/4635 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ..."a yönelik yağma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık hakkında TCK"nın 53 maddesinin 1 ve 2.fıkraları ile 3.fıkrasının 1.cümlesinin uygulanmasına karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,
2-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 108/2.maddesi uyarınca, tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK.nın 58/7.maddesinin uygulanma koşullarının değerlendirilebilmesi ve infazda duraksamaya neden olmaması için, sanığın tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyet hükmünün birden fazla suçtan ibaret olup birden fazla cezayı içermesi nedeniyle, en ağır cezayı hükümlülüğün denetim olanağı verecek biçimde karar yerinde gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “53. maddenin uygulanmasına”, ve “tekerrürle ilgili bölümler çıkartılarak, “53. maddenin uygulanmasına” ilişkin bölümlerin yerlerine, "Sanığın, kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanması yönünden, (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına; aynı Kanunun 53/2. maddesinin uygulanması açısından, 53/1.maddesinin (a, c, d ve e) bentleri ile (b) bendinde yazılı seçme ve diğer siyasi hakları ve aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, (c) bendinde yazılı kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar kullanamamasına" ve “tekerrüre” ilişkin bölümlerin yerlerine "Adli sicil kaydında yer alan, ..... 10. Asliye Ceza Mahkemesinin 31.05.2005 gün 2004/604 Esas ve 2005/648 Karar sayılı kararına konu memura mukavemet ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçlarından verilen 6 ay hapis cezalarından bir tanesinin hükmü esas alınarak 5237 sayılı TCK 58/6-7. maddesi uyarınca hükmolunan cezanın mükerirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” cümleleri yazılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında iftira suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla ismini kardeşinin adı olan ... olarak bildirmiş ise de, kardeşinin doğum tarihi 25.06.1983 olduğu halde, kendisinin doğum tarihi olan 12.01.1986 tarihini bildirildiği, bu durumda kardeşinin kimlik bilgilerini kullanmadığı anlaşılmakla; öncelikle ..... ve .... oğlu 12.01.1986 doğumlu, .... , ......Köyü nüfusuna kayıtlı ..."nın gerçek kişi olup olmadığı araştırılarak; gerçek kişi olması halinde TCK"nın 268. maddesi yollamasıyla 267/1. maddesine uyan iftira; hayali kişi olması halinde ise, aynı Kanunun 206/1. maddesinde düzenlenen yalan beyanda bulunma suçunun oluşacağı, sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 01.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.