Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10712 Esas 2018/4400 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/10712
Karar No: 2018/4400
Karar Tarihi: 08.06.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/10712 Esas 2018/4400 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/10712 E.  ,  2018/4400 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...(KAPATILAN) 3.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul(Kapatılan) 3.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/05/2016 tarih ve 2010/139-2016/91 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 05/06/2018 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin 2003/35988 no"lu, 29/12/2003 koruma tarihli "..." isimli markanın sahibi olduğunu anılan markanın davalı tarafından kullanıldığını ve tescil edilmek üzere talepte bulunulduğunu, "..." markasının tanınmış marka olduğunu ileri sürerek, haksız rekabetin tespiti, giderilmesi, maddi durumun ortadan kaldırılması, hükmün ilanı, 556 sayılı KHK uyarınca haksız başvurunun tespit ve iptalini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin tescil başvurusunun haksız rekabet ya da tecavüz teşkil etmeyeceğini, markaların farklı sınıflarda olup, benzerlik taşımadığını, davacı markasının tanınmış bir marka da olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının 2009/32849 sayılı markasının dava açıldığı tarihte başvuru aşamasında olduğu, hükümsüzlük davasının değerlendirlebilmesi için dava açıldığı tarihte davalı markasının tescil edilmiş olması gerektiği, başvuru aşamasında i prosedür gereği yapılacak işlemlerin TPE nezdinde olduğu, hatta itiraz süreci olup karar verildiği takdirde iki aylık dönemde KHK"da öngörüldüğü üzere, dava açılması halinde Ankara FSHH Mahkemelerinin yetkisinin bulunduğu, sonuç olarak hükümsüzlük talebi ile ilgili tescil sağlansa dahi dava açıldığı tarihteki yasal durum sebebiyle değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı, markaya tecavüz ve haksız rekabet iddiaları ile yapılan değerlendirmede de, davalının ""... İstanbul"" ibareli marka başvrusunun bulunduğu, bu fiili ile ilgili davacının hak iddiasında bulunması halinde itiraz ve devamındaki prosedürleri uygulaması gerektiği, somut olayda davalının davacı markasına tecavüz teşkil eden bir fiiline dair doğrudan işaret edilmediği gibi, "" davalının ... İstanbul"" ibaresini markasal kullanması halinde dahi bu ibareli marka başvurusu sebebiyle başvuru anında
    korumadan yararlanacak olması sebebiyle de fiilinin yasal hakkına dayalı kullanma olduğu, markaya tecavüz ve haksız rekabet iddialarının sübut bulmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 08/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.