11. Hukuk Dairesi 2018/2421 E. , 2018/4395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince verilen 14/12/2017 tarih ve 2017/847-2017/1140 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi karşı taraf (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
İhtiyati hacze itiraz eden borçlu davacılar vekili, davalının talebi uyarınca müvekkilleri aleyhine ... Asliye Hukuk Mahkemesince, 2015/23-24 D.İş Esas-Karar sayılı dosya üzerinden ihtiyati haciz kararı verildiğini, bu karar uyarınca müvekkilleri aleyhine ... İcra Müdürlüğü"nün 2015/331 Esas sayılı dosyasında icra takibine başlandığını, ihtiyati haciz kararının çek nedeniyle verildiğini, çekin keşidecisinin, cirantaların ve muhatap bankanın bulunduğu yer itibariyle ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisinin bulunmadığını, müvekkillerinin ikametgahı ve merkezinin bulunduğu yer itibariyle ... Mahkemelerinin yetkili olduğunun kabulünün gerektiğini, çek üzerinde müvekkillerine atfen atılan imzaların sahte olduğunu, çeki keşide eden ...İnşaat Tic. Ltd. Şti. tarafından birçok firmanın dolandırıldığını, davaya konu çekin de dolandırıcılık faaliyeti için düzenlendiğini, bu hususta suç duyurusunda bulunulacağını, müvekkillerinin davalı ile herhangi bir ticari ilişkisinin olmadığını, ihtiyati haciz nedeniyle uğranılan zararın boyutu gözetildiğinde %15 olarak belirlenen teminat miktarının düşük olduğunu ileri sürerek mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İhtiyati haciz isteyen alacaklı davalı vekili, çekin diğer kambiyo senetlerinden farklı olarak ödeme aracı vasfı bulunduğunu, zira çekte ibraz süresinin mevcut olduğunu, ibraz işlemi ile borcun aranması tüketildikten sonra çeke dayalı borcun götürülecek borç nevine dönüştüğünü, bu durum nedeniyle HMK"nın 10. ve TBK"nun 73. maddesi uyarınca alacaklının yerleşim yerinin de ihtiyati haciz kararı verilmesi hususunda yetkili kılındığını, ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin tahdidi olarak sayıldığını, somut olayda yaklaşık ispat koşullarının da yerine getirildiğini, diğer itiraz sebeplerinin de bu davanın konusunu teşkil edecek cinsten olmadığını savunarak itirazın reddini istemiştir.
İlk derece Mahkemesince iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "muhatap bankaya ibrazı sonrasında karşılıksız kalan çeke dayalı borcun bu şekilde aranması tüketildikten sonra götürülecek borç nevine dönüştüğü, bu durumda HMK"nın 10. ve TBK"nın 89. maddesi uyarınca alacaklının yerleşim yeri olan ... Mahkemelerinin de ihtiyati haciz kararı verilmesi hususunda yetkili sayılacağı, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispatın gerçekleşmesinin yeterli olduğu, İİK"nın 265. maddesinde ihtiyati hacze itiraz sebeplerinin tahdidi olarak belirtildiği, davacıların imzaya ve borca yönelik itirazlarının bu madde kapsamında sayılan cinsten olmayıp menfi tespit davasına konu edilebilecek nitelikte bulunduğu, mahkemece %15 oranında teminat mukabili ihtiyati haciz kararı verildiği, davacılar tarafından teminat miktarının düşük olduğuna dair itirazların ispat edilemediği" gerekçesiyle 17.03.2015 tarih, 2015/23-24 D.iş Esas-Karar sayılı dosya üzerinden verilen ihtiyati haciz kararına yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine istinaf mahkemesince yapılan inceleme sonucunda, ihtiyati hacze konu çekin bankaya ibraz edilmesi sonrasında çekin arkasına karşılıksız kaşesinin vurulmuş olmasının çeki aranacak borç olmaktan çıkararak götürülecek borç haline getirmeyeceği, böyle bir durumda TBK"nın 89/1. maddesi uyarınca alacaklının yerleşim yeri mahkemesi ihtiyati haciz kararı verilmesi hususunda yetkili hale gelmeyeceği, somut olayda, alacaklı tarafından ...İnş. Tic. Ltd. Şti tarafından keşide edilen ...Bankası ... Şubesi"ne ait 25.05.2014 keşide tarihli, 22.000,00 TL bedelli çeke dayalı olarak ihtiyati haciz kararı verilmesi istendiği borçlulardan ...İnş. Tic. Ltd. Şti"ye ihtiyati haciz kararı tebliğ olunamadığından bu şirket yönünden de yetki hususunun kesinleşmediği, çek borçlularının yerleşim yeri, muhatap bankanın bulunduğu yer, çekin keşide yeri itibariyle mahkemenin ihtiyati haciz kararı verilmesi hususunda yetkili olmadığı bu nedenle mahkemece; ihtiyati hacze itiraz eden borçlular yönünden mahkemenin ihtiyati haciz kararı vermeye yetkili olmadığı dikkate alınarak itirazın kabulüyle ihtiyati haciz kararının itiraz eden borçlular yönünden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle itirazın reddine karar verilmesinin doğru görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin yetki itirazının kabulü ile ilk derece mahkemesi tarafından verilen ihtiyati haciz kararının itiraz eden borçlular yönünden kaldırılmasına karar verilmiştir.
İstinaf Mahkemesince verilen kararın karşı taraf alacaklı vekili tarafından temyiz edilmek istenmesi üzerine mahkemece yapılan inceleme sonucunda, davanın ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin olduğu, istinaf mahkemesince verilen kararın HMK 362/1-f maddesi uyarınca kesin olarak verildiği gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
İstinaf Mahkemesince temyiz isteminin reddine dair verilen karar karşı taraf alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere, istemin niteliğine, yapılan yargılamaya ve özellikle ihtiyati haciz kararına itiraz üzerine verilen karara yönelik istinaf başvurusu sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesince verilen kararın ortadan kaldırılarak esastan verilen kararın İİK"nın 5311 sayılı Kanun"un 17. maddesi ile değiştirilen 265/son maddesi uyarınca kesin olduğunun hükme bağlanmış bulunmasına, HMK"nın 361. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi"nce kesin olarak verilen kararların temyizinin kabil olmadığı gibi HMK"nın 362/1-f maddesi gereğince geçici hukuki korumalar hakkında verilen kararlarına karşı temyiz kanunyolunun kapalı tutulmuş olmasına göre, bu karara karşı alacaklı (karşı taraf) vekilince yapılan temyiz başvurusunun (dilekçesinin) HMK"nın 366. maddesi delaletiyle kıyasen uygulanan 346. maddesi uyarınca reddedilmiş bulunmasında usul ve yasaya bir aykırılık görülmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin 13.03.2008 tarihli ek kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarida açıklanan nedenlerle, alacaklı (karşı taraf) vekilinin Bölge Adliye Mahkemesinin 13.03.2018 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazının reddiyle anılan ek kararın HMK"nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 23,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden karşı taraf alacaklıdan alınmasına, 07/06/2018 tarihinde kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.