15. Ceza Dairesi 2019/11294 E. , 2020/12990 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan, TCK"nın 158/1-f-j, son, 62, 52/2-4 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan, TCK"nın 204/1, 43/1, 62/1 ve 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, müşteki ..."in kız kardeşi ile nişanlı olduğu dönemde bir gece evlerinde kaldığında müştekiye ait Sarıyer İlçe Nüfus Müdürlüğün"den verilen aslı ele geçirilemeyen nüfuz cüzdanını ele geçirdiği, daha sonra nüfus cüzdanı üzerindeki fotoğrafı çıkartıp kendi resmini yapıştırdığı, İstanbul Büyükçekmece Esenyurt Talatpaşa Mahallesi Muhtarlığı"na aitmiş gibi gözüken sahte olarak tanzim edilmiş ikametgah senedini de eklemek suretiyle, katılan bankaya suç tarihinde müşteki adına kredi talebinde bulunduğu ve kullandığı sahte belgelerle 2.100 TL krediyi aldığı, bu surette sanığın banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması ve açılmaması gereken bir kredinin açılmasını sağlamak amacıyla nitelikli dolandırıcılık ile zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediği kabul olunan somut olayda,
1-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde:
Sanığın ikrar içeren savunması, katılan vekili ve müşteki beyanları, banka yazı cevapları ve tüm dosya kapsamı karşısında, sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçunun sabit olduğuna yönelik mahkemenin kabulünde herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık hakkında yüklenen suçtan elde edildiği ileri sürülen haksız menfaat miktarı 2.100 TL olmakla, adli para cezasının belirlenmesine esas alınacak temel tam gün birim sayısının haksız menfaatinin iki katından az olmayacak şekilde 210 gün olarak takdir olunup, gün sayısı üzerinden eksiltme yapılarak TCK"nın 52. maddesi uyarınca adli para cezasının belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılmak suretiyle ceza tayini sonuca etkili olmadığından; tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından, ayrıca hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinde 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi gereğince infazda yetkiyi kısıtlayacak şekilde ""ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği konusunda uyarı yapılmasına"" şeklinde karar verilmiş ise de, bu husus 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince infaz aşamasında resen gözetileceğinden bozma nedeni yapılmamış ve tebliğnamenin bu yöndeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde:
Adli sicil kaydına göre tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında TCK 58 madde gereği tekerrür hükümlerinin uygulanmamış olması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya kapsamından her ne kadar sanık hakkında eyleminde sahte nüfus cüzdanı ve ikamet belgesi kullanılması nedeniyle zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuş ise de; dosya içerisinde bankadan kredi çekilirken kullanılan ve fotokopileri gönderilen resmi belge niteliğindeki nüfus cüzdanı ve ikamet senetlerinin asıllarına ulaşılamadığı, fotokopiden ibaret belgelerin sahtecilik suçlarına konu olamayacağı ve aslı olmayan belgelerin iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığının objektif olarak tespitinin yapılamayacağı, ancak, sanığın kredi sözleşmesi tanzim ettiğinin sabit olduğu, kredi sözleşmesinin de niteliği gereği özel belge teşkil etmesi karşısında, sanık hakkında TCK"nın 207/1 maddesi gereğince özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken suç vasfında yanılgıya düşülerek zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.