Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Şikayetçi borçlular tarafından 13.03.2012 tarihli taşınmaz ihalesinin feshinin talep edilmesi üzerine mahkemece satış ilanının borçlulara usulsüz tebliğ edildiği gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmiştir.
Borçlu ..."a çıkartılan satış ilanı tebligatı bakımından yapılan incelemede ;
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesine yer verilmiştir.
Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olup uygulanması gerekli olan Tebligat Tüzüğünün 28. maddesinin birinci fıkrasında; “Muhatap veya adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu veya meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak kendisinin imzalaması gerekir.” hükmü öngörülmüştür.
Borçlu "a satış ilanı 10.01.2012 tarihinde 7201 Sayılı Kanunun 21/1.maddesine göre tebliğ edilmiş olup tebligatta “adreste kimse bulunmaması üzerine muhatap en yakın komşusuna soruldu muhatabın işte olduğunu beyan edip beyanını imzadan imtina etti.Bu sebeple tebliğ evrakı ...Mahallesi muhtarlığına teslim edildi . 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılıp ......ya haber verildi.” şerhi mevcuttur. Söz konusu tebligatta beyanı alınan komşunun kim olduğuna dair hiçbir bilgi bulunmamaktadır. Tebliğ tutanağında komşunun imzadan imtina ettiğine dair şerh mevcut ise de, bu şerh, yapılan tebligatı usulüne uygun hale getirmez. Ancak borçlu vekili ....02.03.2012 tarihinde vekaletnamesini icra dosyasına sunarak dosyanın fotokopisini almak
için dilekçe vermiştir. TK."nun 32. maddesine göre “ Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır.” Borçlu, vekilinin icra dosyasından fotokopi almasıyla tebliğden haberdar olduğu için artık satış ilanı tebliği muteber hale gelmiş olup ihalenin feshi sebebi olamaz.
Borçlu ...Ltd .Şti. " ye çıkartılan satış ilanı tebligatı bakımından yapılan incelemede; Takip dosyası incelendiğinde, borçlu şirket adına Ticaret Sicili adresine çıkarılan ödeme emri tebligatının “41 no yoktur” ibaresiyle 15.02.2011 tarihinde iade edildiği, mahkemece İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü"nden borçlu şirketin kayıtlı adresinin sorulduğu ve 03.12.2012 tarihli cevap yazısında borçlu şirkete daha önce ödeme emri tebligatı çıkarılan adresin kayıtlı adres olarak bildirildiği, satış ilanınında aynı adrese Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi gereğince 10.01.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu"nun (Değişik fıkra: 11/01/2011-6099 S.K./9.mad.) 35/4. maddesi gereğince, daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Anılan yasa maddesi uyarınca borçlu şirketin Ticaret Sicilinde kayıtlı adresine Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi gereğince yapılan satış ilanı tebliği usulüne uygundur.
O halde mahkemece borçluların ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.