Uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/2541 Esas 2017/2430 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2541
Karar No: 2017/2430

Uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/2541 Esas 2017/2430 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçlarından mahkumiyet hükmü verdi. Sanık müdafi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın itiraza tabi olduğunu ve temyiz edilemeyeceğini belirtti. Mahkeme de bu nedenle sanık hakkındaki kararın incelenmesine yer olmadığına karar verdi. Ayrıca mahkeme, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun şekilde yapıldığını ve vicdani kanaatlerin dosya içindeki belge ve bilgilere uygun olarak kesin verilere dayandırıldığını belirtti. Sanık müdafiinin temyiz itirazları reddedildi ve hükmün onaylanmasına karar verildi. Son olarak, mahkeme, CMK'nın 231/5. ve 318. maddelerine atıfta bulunarak bu maddelerin ne anlama geldiğini detaylı şekilde açıklamalıdır.

20. Ceza Dairesi 2016/2541 E. , 2017/2430 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : 7. Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : Uyuşturucu madde ticareti yapma ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca verilen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın, aynı maddenin 12. fıkrasına göre temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olması nedeniyle, sanık müdafisinin bu konudaki temyiz isteği itiraz olarak kabul edilip merciince karar verilmiş olması nedeniyle, sanık hakkındaki kararın İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Sanık ... hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesinde;
Sanık müdafiinin süresinden sonra yapmış olduğu duruşmalı inceleme talebinin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, resen de temyize tabi olan hükmün ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre, sanık müdafiinin salıverilme isteğinin reddine 17.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.