........

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının yönetici olarak dava konusu sitede görev yaptığı dönemde, site yönetimi adına ödenmek üzere tahakkuk eden ......faturalarının, yönetimin kasasında karşılığı bulunduğu halde gününde ödemediğini, faturadaki bedelin daha sonra gecikme cezası ile ödenmek sureti ile kat maliklerinin 27.844,41.-TL zarara uğratıldığını, davalı aleyhine ....Mahkemesi"nde de dava açıldığını, davalı aleyhine ikame edilen eldeki davanın fazlaya ilişkin dava talep hakkının saklı tutularak açılmış olması nedeniyle mahkemenin 2012/97 E. - 2014/103 K. sayılı ilam ile, 10.000.-TL"lik kısım için hüküm tesis edildiğini, bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, kararda kat maliklerinin 27.844.41.-TL zarara uğratıldığının ayrıntılı olarak belirtildiğini beyan ederek; eldeki davada ise dava ve talep hakkı saklı tutulan kalan 17.844,41.-TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; dava dosyasının ............Mahkemesinin 2012/97 E. - 2014/103 K. sayılı dosyası ile birlikte incelendiği, davalı ..."in davacı site yöneticisi sıfatıyla 2005-2008 yılları arasında görev yaptığı, bu dönemde ödenmeyen ....... faturaları nedeniyle site yönetiminin uğradığı zararın tahsilinin talep edildiği, davanın 11/03/2011 tarihinde açılmakla kısmi dava niteliği taşıdığı, ilgili dosyadan verilen karar ile davalının dava konusu sitede 2005-2008 yılları arasında görev yaptığı ve davacı yönetimi 27.844,41.-TL zarara uğrattığının tespit edildiği, ancak taleple bağlılık ilkesi uyarınca 10.000,00.-TL"ye hükmedildiği anlaşılmış, eldeki davaya gelince; mahkemece davalı ile site kat malikleri arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi olduğu, davalının 2005-2008 yılları arası görev yapmakla davalı açısından 2008 yılında başlayan zamanaşımı süresinin 2013 yılı itibari ile dolduğu, .....Mahkemesinde 2012/97 Esas sayı ile açılan dava kısmi dava olmakla, bu davada 10.000,00.-TL"nin talep edildiği, talep edilmeyen alacak kısmı bakımından dava açılmasının ve hakların saklı tutulduğu şeklinde beyanda bulunulmasının zamanaşımı süresini kesmeyeceği gerekçesiyle, davalı vekilinin süresinde yapmış olduğu zamanaşımı itirazının kabulü ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, dönemsel borçlar nedeniyle yöneticinin sorumluluğuna ilişkin olup, haksız fiilden değil, yöneticinin özen sorumluluğundan kaynaklanmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, toplanan delillere, kararın dayandığı gerekçeye göre, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamakla; davalının 2005-2008 yılları arasında yöneticilik görevi yaptığı, görev yaptığı bu döneme ilişkin ödenmeyen ....... faturaları nedeniyle site yönetiminin uğradığı zarardan sorumluluğunun,
............

Türk Borçlar Kanununun 147. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen "dönemsel edimler" niteliğinde olduğu, anılan madde hükmü uyarınca; "Kira bedelleri, anapara faizleri ve ücret gibi diğer dönemsel edimler" den kaynaklanan alacaklar için beş yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı, eldeki davanın ise 23.03.2015 tarihinde dönemsel borçlara ilişkin 5 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığı, alacağın bir kısmı yönünden önceden dava açılarak kalan alacak kısmı için ise hakların saklı tutulmasının, zamanaşımı süresini kesmeyeceği belirlenerek, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine 13/09/2018 günü oy birliğiyle karar verildi.