......

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı Kurum; ....08.2010 tarihinde meydana gelen ... kazası sonucu meslekte kazanma gücünü kaybeden sigortalıya bağlanan gelir ve ödenen geçici ... göremezlik ödeneği ve yapılan tedavi masrafının tahsilini istemiş olmakla davanın yasal dayanağı, olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.....2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı ... ve ... Sigortası Kanunu olup, kusurun belirlenmesinde, mahkemece, öncelikle ... kazasının ne şekilde olduğu, dosya içeriğindeki tüm deliller takdir olunarak, varsa çelişki giderilerek belirlenmeli ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, kusur oran ve aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesine gidilmelidir.
Dosyanın incelenmesinde, her ne kadar dosya kapsamında alınan bilirkişi raporuna göre davalı ..... %75, fer’i müdahil .... %..., kazalının %... oranında kusurlu olduğundan bahisle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, ceza davasında eldeki davaya konu ... kazası nedeni ile ..... Müdür olarak görev yapan ..... ile şantiye şefi olan Meral Hakan’ın kusurlu bulunarak yargılandığı, yapılan yargılama sonucunda sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmakla, Ceza dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporuyla, eldeki dosyada hükme esas alınan bilirkişi kusur raporu arasında meydana gelen olay ile ilgili farklı oran ve aidiyetler belirlenerek çelişkinin oluştuğu anlaşılmakla, İşçi Sağlığı ve ... Güvenliği ile konusunda uzman bilirkişi heyetinden; ceza dosyası ile arasındaki çelişki gözetilip giderilmek suretiyle, maddi oluşa ve kanuna uygun olarak kusur oran ve aidiyetleri usûlünce belirlenmek suretiyle, yeniden kusur raporu alınmalı, varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 06.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi



......